Kahramanları hepimiz severiz ve herkesin içinde gizli bir kahraman olma isteği yattığına eminim. Fakat gerçek hayatta filmlerdeki gibi kahramanlar bulunmuyor. Kimse filmlerdeki klasik kahramanlar gibi dört dörtlük değil. Hepimizin insani zaafları, kusurları var. Hepimizin içinde hem iyi hem de kötü taraflar var. Demek ki bizim içimizden kahraman çıkmayacak, peki antikahramana ne dersiniz?
Antikahraman ya da İngilizcedeki adıyla “antihero”; edebiyat, sinema gibi sanat dallarında bilindik ana karakterlerden yani hikayenin baş kahramanlarından daha farklı olan kahramanları ifade etmek için kullanılır. Olumsuz özellikleri olan baş kahramanlar olarak da ifade edilebilir. Bu kahramanların kişilikleri, hedefleri, prensipleri de sıradan ana karakterlerden oldukça farklıdır.
Edebiyat ve sinema alanında özellikle 20. yüzyılın sonlarına doğru ortaya çıkan antikahraman tabiri ve kullanımı, aslında ilk defa 1715 yılında İngiliz yazar Richard Steele tarafından yazılan “The Lover” (Sevgili) eserinde kullanılmıştır. Bundan öncesinde böyle bir tabir sözlüklerde dahi bulunmamaktaydı. Örneğin Merriam-Webster sözlüğünün 1940 basımında bulunmamaktadır.
Antikahraman, hikayedeki “kötü karakter” (villain) anlamına gelmez. Antikahraman ne olursa olsun bir kahramandır ve klasik bir kahramanın dürtüleriyle hareket eder. Ancak içinde tabii ki kötülük, acımasızlık, gaddarlık, bencillik, topluma saygısızlık, bağnazlık, alaycılık gibi karakter özelliklerini de barındırır. Sıradan kahramanlar gibi görevlerini başarıyla gerçekleştirirler yalnızca bunları gerçekleştirirken izledikleri yollar ve kendilerine çizdikleri sınırlar daha farklıdır. Bu sebeplerden dolayı okuyucu ya da izleyici klasik kahramanlarda olduğu gibi antikahramanları tamamen benimseyemez, onlarla direkt bir bağ kuramaz aynı zamanda kötü karakterlerde olduğu gibi antikahramanlardan tamamen nefret edemez.
Anti-Kötü Kahraman (Anti-villain): Antikahraman tabirinin kötü kahraman için kullanılmış halidir.
Vigilante: Vigilanteler yasal yetkileri olmamasına rağmen düzeni korumaya çalışır. Bunu amaç edinmesinin sebebi yetkili makamların ve kanunların düzeni korumak için yetersiz kaldığını düşünmesindendir. Sinemadaki en meşhur örneği 5 filmden oluşan “Death Wish” (Öldürme Arzusu) serisidir. Bu seri 1974-1994 yılları arasında çekilmiş ve başrolünde Charles Bronson oynamaktadır. Diğer vigilante film örnekleri ise, 1973-2004 yılları arasında çekilen “Walking Tall” (Yolun Sonu) ve 1976 yapımı Jan-Michael Vincent’ın rol aldığı “Vigilante Force” filmleridir.
Trajik Kahraman: Bu kahraman tipini ilk kez açıklayan büyük filozof Aristoteles’tir. Bu kahramanlar genellikle Shakespeare’in eserlerinde görülür. Hatalı muhakemeleri sonucunda gerçekleştirdikleri yanlış eylemler yüzünden kendilerini mahveden edebi karakterlere trajik kahraman denmektedir. Shakespeare’in Macbeth isimli eserindeki Macbeth karakteri trajik kahramana bir örnektir.
Antikahraman tabirinin temeli postmodernizmden oluşturulmuştur ve 20. yüzyılın sonuna kadar böyle bir tabir kullanılmamıştır fakat edebiyatta günümüzde bilinen anlamıyla antikahraman olarak düşünülebilecek kahramanlara örnekler verebiliriz.
Rodion Romanoviç Raskolnikov (Suç ve Ceza, Fyodor Dostoyevski)
Tom Ripley (The Talented Mr. Ripley, Türkçe “Becerikli Bay Ripley”, Patricia Highsmith)
Sam Spade (The Maltese Falcon, Türkçe “Malta Şahini”, Dashiell Hammett)
Mephistopheles (Faust, Goethe)
Scarlett O’Hara (Gone with the Wind, Türkçe “Rüzgar Gibi Geçti”, Margaret Mitchell)
Alex (A Clockwork Orange, Türkçe “Otomatik Portakal”, Anthony Burgess)
Turin Turambar (Hurin’in Çocukları, J.R.R Tolkien)
TV’deki Antikahraman Örnekleri
James “Sawyer” Ford (Lost)
Homer Simpson (The Simpsons)
Bart Simpson (The Simpsons)
Tony Soprano (The Sopranos)
Eric Cartman (South Park)
George Costanza (Seinfeld)
Alex Krycek (The X-Files)
Gregory House (House MD)
Dexter Morgan (Dexter)
Jax Teller (Sons of Anarchy)
Walter White (Breaking Bad)
Travis (Taxi Driver, Türkçe “Taksi Şoförü”): Robert de Niro’nun canlandırdığı Travis karakteri antikahramanların en bilinenlerinden biridir. 1976, Martin Scorsese yapımı Taxi Driver filminde Travis bir Vietnam gazisidir ve akıl sağlığı pek yerinde değildir. Aklı sürekli gidip gelen bu antikahraman bir politikacıya suikast düzenlemek niyetindedir fakat bu sırada küçük bir kızı (Jodie Foster) batakhaneden kurtarmayı başarır.
Leon (Leon: The Professional, Türkçe “Sevginin Gücü”): Jean Reno’nun canlandırdığı Leon karakteri şüphesiz herkesin aklına kazınan bir antikahramandır. 1994 yapımı bu Luc Besson filmi gözünü kırpmadan insan öldürebilen bir kiralik katil olan Leon’u konu almaktadır. Bu sırada anne ve babası öldürülmüş, Leon’a hayran olan 12 yaşında bir kız çocuğuna yardım ederek kendisine yaratacağı sıkıntıları düşünmeden ona mesleğini öğretir.
Harry Callahan (Dirty Harry, Türkçe “Kirli Adam”): 1971 yapımı bir Don Siegel filmi olan Dirty Harry kanun tanımaz polis müfettişinin ilk örneklerinden biridir. Clint Eastwood’un oyunculuğunu üstlendiği bu karakter bir polis müfettişidir. Fakat öyle bilindik bir müfettiş değildir, adaleti kendi yöntemlerine göre gerçekleştirir ve bu sırada yasaları, kuralları çiğnemekten hiç kaçınmaz. Davranışları kural tanımaz ve oldukça serttir bu da onu klasik kahramanlardan ayırarak antikahraman yapmaya yeterlidir. Kendi doğrularıyla masumları koruyan bu antikahraman, bir kahramandan daha çok sevilmeyi başarmıştır.
The Dude (The Big Lebowski, Türkçe “Büyük Lebowski”): 1998 yapımı bu filmin yapımcılığını Coen Kardeşler üstlenmiş ve The Dude karakterini Jeff Bridges canlandırmaktadır.
Ethan Edwards (The Searchers, Türkçe “Çöl Aslanı”): Yönetmenliğini John Ford’un üstlendiği 1956 yapımı bu filmde antikahramınımızı John Wayne canlandırmaktadır.
Michael Corleone (The Godfather trilogy, Türkçe “Baba üçlemesi”): Listenin en meşhur filmlerinden biri olan The Godfather, 1972-1990 yılları arasında Francis Ford Coppola’nın yönetmenliğinde gerçekleşmiştir. Antikahramanımız olan Michael Corleone herkesin bildiği gibi Al Pacino tarafından canlandırılmaktadır.
Jigsaw (Saw, Türkçe “Testere”): 2004 yapımı psikolojik bir gerilim filmi olan Saw, James Wan tarafından yönetilmiştir. Jigsaw karakterini aynı zamanda filmin senaristlerinden biri olan (diğeri James Wan’dır) Leigh Whannel canlandırmıştır.
Mickey ve Mallory Knox (Natural Born Killers, Türkçe “Katil Doğanlar”): 1994 yapımı bu gerilim filmi Oliver Stone tarafından yönetilmiştir. Antikahramanlarımız olan Mickey ve Mallory Knox karakterlerini ise Juliette Lewis ve Woody Harrelson canlandırmıştır.
Luke (Cool Hand Luke, Türkçe Parmaklıklar Arkasında): 1967 yılı ABD yapımı bir dram filmidir. Stuart Rosenberg’in yönetmenliğini üstlendiği filmde Luke isimli mahkumu Paul Newman canlandırmaktadır.
Captain Jack Sparrow (Pirates of the Caribbean, Türkçe “Karayip Korsanları”): Karayip Korsanları, yönetmenliğini Gore Verbinski’nin üstlendiği filmin, senaristleri Ted Elliot ve Terry Rossio’dur. Jack Sparrow karakterini Johnny Depp canlandırmaktadır.