Bu soruların çözümünde;
Örnek:
Tiyatro bir odak noktasıdır; dünyada, tarihte, insanda her ne varsa oraya yansıyabilir ama sanatın sihirli değneği altında.
Aşağıdaki yargıların hangisi bu cümlede söylenmek istenene en yakındır?
A) Sanat eseri, hayatı olduğu gibi yansıtmalı, eğlendirmeli
ve her sosyal tabakaya seslenmelidir.
B) Sanatta gerçek, basit bir kopyadan ibaret olmamalı, yazarın kafasından geçip onun görüşüyle bize sunulmalıdır.
C) Sanatçı öncü olmak, halkın yürüdüğü yolun ilerisini bir projektör gibi aydınlatmak zorundadır.
D) Sanatçı bir gözlemci ve deneyimcidir, olayları ve kişileri gözlemlediği gibi verir.
E) Sanatçı, toplumdaki işlevini, sanat kaygısını her şeyin üstünde tutmakla gerçekleştirebilir
Çözüm:
Verilen cümlede “sanatın sihirli değneği” ifadesine dikkat edilerek; sanatın, varlığı olduğu gibi değil değiştirerek yansıttığı sonucuna ulaşabilir.
Yanıt B
Örnek:
(I) Bana göre şiir, özünü halk kültüründen almalı. (II) Halk kültürü tükenmez bir hazinedir. (III) Halk ne söyleyecekse doğrudan söyler. (IV) Dolambaçlı yollarla sapmaz. (V) Halkımız acı sözlerden tatlı sözler üretir. (VI) Çirkinliklerden güzellik yaratır.
Parçada, anlamca birbirine en yakın olan iki cümle hangisidir?
A) I. ve II. B) II. ve III. C) III. ve IV. D) IV. ve V. E) V. ve VI.
Çözüm:
III. ve IV. cümleler anlamca birbirine en yakındır. Doğrudan söylemek dolambaçlı yollara sapmamaktır.
Yanıt C
Örnek:
İnsanlar genellikle, “Dolu dolu yaşıyorum.” demezler; “Dolu dolu yaşadım.” ya da “Dolu dolu yaşayacağım.”derler.
Bu cümlede anlatılmak istenen, aşağıdakilerden hangisine en yakındır?
A) Günlük sorunlar insanın mutluluğunu engeller.
B) İnsanlar, ya gençlikte ya da yaşlılıkta mutlu olurlar.
C) İnsanlar, yaşadıkları andaki mutluluğun farkına varamazlar.
D) Bulunduğu ortama uyum sağlayamayan kişi mutlu olamaz.
E) Ancak güzel bir çocukluk dönemi geçirenler mutlu olabilirler.
Çözüm:
Verilen cümlede insanların mutluluğu ya geçmişte ya da gelecekte aradıkları; yaşadıkları andaki mutluluğu fark edemedikleri belirtilmektedir.
Yanıt C
Örnek:
Tiyatro eleştirmeni, izlediği oyunun en çarpıcı, en belirleyici yönlerini yakalayıp belgeler.
Aşağıdakilerden hangisi, bu cümleye anlamca en yakındır?
A) Tiyatro eleştirisi yazma, öteki eleştiri türlerinden daha güçtür.
B) Tiyatro eleştirmeni, bir oyunu her izleyişte oyunun farklı bir özeliğini yakalar.
C) Tiyatro eleştirisi, oyunun ayrıcı ve etkileyici yanlarına yönelik düşünceler içerir.
D) Tiyatro eleştirisi, belirli ölçütlere bağlı kalmayı gerektirir.
E) Tiyatro eleştirisi yazmak için oyunu birkaç kez izlemek gerekir.
Çözüm:
C seçeneğinde “Tiyatro eleştirisi oyunun ayırıcı ve etkileyici yanlarına yönelik düşüncelerini içerir.” deniyor. Bu ifade, verilen cümle ile anlamca paraleldir.
Yanıt C
Çözüm:
İnsan, bazı şeyleri söylemeyi seçtiği için değil, onları belli bir biçimde söylemeyi seçtiği için “yazar”dır.
Bu cümle aşağıdakilerden hangisine anlamca en yakındır?
A) İnsanların, düşüncelerini söyleyiş biçimiyle söz dağarcığı arasında ilişki vardır.
B) Bir yazarın neyi söylediğinden çok, nasıl söylediği önemlidir.
C) İnsanın söyleyeceklerini seçerken çok özenli davranması gerekir.
D) Bir yazının okuyucu üzerindeki etkisi, onun anlatım biçimine göre değişir.
E) Bir yazar, düşüncelerini sınırlanmadan, özgürce yazmalıdır.
Çözüm:
Verilen cümlede “yazarın neyi söylediğinden çok nasıl söylediği önemlidir” düşüncesi dile getiriliyor.
Yanıt B
Örnek:
Bir yazarın çocukluğu, o yazarın banka hesabıdır.
Bu cümlede öne sürülen görüş aşağıdakilerden hangisidir?
A) Yazarın sanatsal yaratıları, çocukluk anılarıyla, çoçuklukta yaşadıklarıyla beslenir.
B) Yazarların çocukluktaki birikimleri, yaşlılık döneminde anlam kazanır.
C) Mutlu bir çoçukluk dönemi geçirenler sonraki yıllarda yazar olabilir.
D) Her yazar çoçukluğunda, farkında olmadan yazarlığa hazırlık dönemi yaşamıştır.
E) Bir kimsenin yazar olmasında ilk adım, çocukluğunu anlatmasıdır.
Çözüm:
Verilen cümlede yazarın, çocukluk anılarından faydalanarak yetkin ürünler vereceği vurgulanmaktadır.
Yanıt A