Özdeyişler tanınmış insanların kişisel deneyimlerini aktardıkları özlü sözlerdir. ÖSS'de yakın anlamlı cümle sorularının bir bölümü özdeyişlerden seçilmektedir. Vecizeler gerçek anlamlı olabildikleri gibi mecaz anlamlıda olabilirler. Bu noktada özellikle özdeyişin ilettiği mesaja dikkat edilmelidir. aşağıda bazı özdeyişler örnek olarak sıralanmıştır:
Aile, kralların bile giremediği bir kaledir.
(Emerson)
Akıl yaşta değil baştadır, fakat aklı başa yaş getirir.
(Cenap fiehabettin)
Dehanın yüzde biri hüner, yüzde doksan dokuzu da terdir.
(Edison)
Kelimeleri arka arkaya getirince daima bir konuşma olacağı
nı sanmayınız.
(Poincare)
Örnek:
Hiçbir suçlu, kendi yargıçlığından kurtulamaz.
Aşağıdakilerden hangisi bu cümleye anlamca en yakındır?
A) Suç işleyenler, işledikleri suça verilecek cezayı çok iyi bilirler.
B) Her suçlu, yargılama ve cezalandırılma korkusu içinde yaşar.
C) Suç işleyenler, suçsuzluklarını kanıtlamak isterler.
D) Her suçlu, işlediği suçun cezasını er ya da geç çeker.
E) Suçlular, yaşamları boyunca kendilerini yargılarlar.
Çözüm:
Suçluların ömür boyu kendilerini yargılayacakları anlamı, verilen örnek cümleye anlamca en yakındır.
Yanıt E
Atalar tarafından oluşturulmuş, toplumun değer yargılarını, hayatın gerçeklerini ifade eden kuşaktan kuşağa aktarılan özlü sözlerdir.
Yapısal Özellikleri
Atasözleri cümle şeklindedir. Bu cümleler basit, birleşik, sıralı yapıda olabilir.
Çok gezen tilki yatan aslandan yeğdir. (birleşik cümle şeklinde)
Mum dibine ışık vermez. (basit cümle şeklinde)
At ölür, meydan kalır; yiğit ölür, şan kalır. (sıralı cümle şeklinde)
Atasözleri genel olarak geniş zamanla ya da emir kipiyle çekimlenmiştir.
Çok gezen ayak çürükten kurtulmaz.
Ayağını yorganına göre uzat.
Laşa peynir gemisi yürümez.
Çok gezene rağbet olmaz.
Atasözlerinin bazıları kafiyelidir.
Eken biçer, konan göçer.
Yazın gölge hoş, kışın çuval boş.
Güvenme varlığa, düşersin darlığa.
Ek tohumun hasını, çekme yiyecek yasını.
Körün istediği bir göz, ikisi olursa ne söz.
Doğa, ve toplumla ilgili bilinmesi gereken gerçekleri anlatırlar.
Akar su pislik tutmaz.
Sürüden ayrılanı kurt kapar.
İnsanları çeşitli tehlikelere karşı uyarırlar.
Güvenme varlığa, düşersin darlığa.
Akılsız başın cezasını ayaklar çeker.
Öğüt verirler.
Dost başa düşman ayağa bakar.
Ayağını yorganına göre uzat.
Çürüğe dayak olma üstüne yıkılır.
Gizli bir yasa veya kural niteliği taşırlar.
Ev danası öküz olmaz.
Armut dibine düşer.
Taşıma su ile değirmen dönmez.
Örnek:
Aşağıdaki cümlelerin hangisi “İnsan yedisinde ne ise yetmişinde de odur.” atasözünün anlamını içermez?
A) Sen her zaman demez misin, huylu huyundan vazgeçmez, diye?
B) Can çıkmadan huy çıkar mı?
C) Büyükler, sütle giren huyun canla çıkacağını boşuna söylememişler.
D) Ben sana, huyunu bilmediğin kişilere güvenme, demez miydim?
E) Ne dersen de, değiştiremezsin onu, huy canın altındadır.
Çözüm:
Soru kökünde verilen atasözünün anlamı ” insanın huyu değişmez”dir. Bu anlam A, B, C ve E'de var. D seçeneğinde ise “Huyunu bilmediğin kişilere güvenme” deniyor.
Yanıt D
Acele yürüyen yolda kalır. (gerçek)
Akıllı düşman akılsız dosttan hayırlıdır. (gerçek)
Hamama giren terler. (kinayeli)