Ya Türkçe, Ya Hiç! Türkçe dalgalansın köyde, şehirde Dağında, düzünde ya Türkçe ya hiç! Türkçe konuşulsun Türkçe her yerde Sevinçte, hüzünde ya Türkçe ya hiç! Sözler Türkçe olsun Türk’ün ilinde Kavramlar, terimler Türkçe dilinde Caddede, sokakta, okul yolunda Bilimde, yazında ya Türkçe ya hiç! Birazcık düşünsen Türkoğlu bir an
Türkçe ve Yazın (Edebiyat) Türkçe ve yazın (edebiyat) kavramları arasındaki anlam ayrımını hiç düşündünüz mü?Bu da nereden çıktı şimdi? diyebilirsiniz. Gençlerimizin çoğunun bu kadar vurdumduymaz, davranış inceliğinden yoksun oluşları, iletişimde birbirlerini aşağılayan hitap ve sözleri kolayca söyleyebilmeleri, burunlarının önüne bile bakmak istememeleri, umutsuz ve karamsar oluşları, edebi eserleri okumaya
Dünya Edebiyatı Türk dünyası dışında kalan dünya uluslarına ait edebiyatlar, aşağıda sıralanmıştır. Dünya edebiyatı sayfaları dönemlere göre incelenmiş ve dönemlere ait önemli yazar ve şairler, eserleriyle birlikte işlenmiştir. Bağlantıların üzerine dokunarak sayfaları görüntüleyebilirsiniz. Bu konuda hazırlanmış sunuları görüntülemek için “buraya” dokunabilirsiniz. Eski Yunan Edebiyatı İngiliz Edebiyatı Amerikan Edebiyatı Alman
Dünya Edebiyatı – Genel Bilgiler (Dünya Edebiyatı) YUNAN EDEBİYATI HOMEROS – Destan türünde eserler yazmıştır. – Eserleri: İlyada, Odysseia HESİODOS – Didaktik eserler yazmıştır. – Eserleri: İşler ve günler, Kosmosk SAPHO – Lirik aşk şiirleri yazmıştır. – Eserleri: Düğün, Şarkı, İç Savaşlar. AİSSPOS – Fabl türünün kurucusudur. AİSKHYLOS –
Batı Edebiyatı’nın Özellikleri ve Temsilcileri (Dünya Edebiyatı) Bilinen en eski dönemlerden günümüze kadar Batılı ulusların nazım ve düzyazı türlerinde ortaya koydukları edebî ürünlerin tümüne birden Batı edebiyatı adı verilir. Batılı uluslar, temelde aynı uygarlığa, Batı uygarlığına bağlı oldukları için, düşünüş ve duyuş tarzları da pek çok noktada ortak özellikler
Rus Edebiyatı (Dünya Edebiyatı) Rus Edebiyatı, 11. yüzyılda Ruslar’ın Hıristiyanlık’ı benimsemesinden sonra yazılan yapıtlarla başlar. Doğu Slav toplulukları ilk kez 10. yüzyılın hemen başında Kiev’de merkezi bir yönetim altında bir araya gelmişlerdi. Aynı yüzyılın sonlarında Kiev prensi tarafından benimsenen Hıristiyanlık’ın halkın arasında yayılmasıyla okuryazarlık gelişebilme olanağı buldu. Bu yeni
Fransız Edebiyatı (Dünya Edebiyatı) Fransız edebiyatı, Fransızca kullanılarak ortaya çıkan edebiyat ürünlerini kapsar. Dünyanın en zengin ve en etkileyici edebiyatlarından biridir. Fransız yazarlar başta epik şiir, lirik şiir, drama ve kurgu olmak üzere edebi yazınların tümüne katkıda bulunmuşlardır. Fransız edebiyatı birçok ülkedeki yazarların çalışmalarını derinden etkilemiştir. 1600´larda, Klasizm denen
Amerikan Edebiyatı (Dünya Edebiyatı) İngiliz egemenliği döneminde başlayan Amerikan edebiyatı, bağımsızlığın kazanılmasıyla hareketlenmiş; kullanılan dil İngilizce olduğu hâlde, İngiliz edebiyatından ayrı bir çizgide, bağımsız bir karakter kazanmıştır. Amerikan edebiyatının lisanı, ananası ve mazisi İngiliz edebiyatıyla aynı kaynaktan gelmiş olmasından dolayı bir çok münekkitler bu edebiyatı İngiliz edebiyatının bir parçası
İspanyol Edebiyatı (Dünya Edebiyatı) İspanyol Edebiyatı, İspanya’da yazılan edebiyat yapıtlarını kapsar. İspanya’nın ulusal dili olan Kastilya lehçesinde kaleme alınan yapıtlar İspanyol edebiyatının ana bölümünü oluşturmakla birlikte, Katalan dili ve Galicia lehçesinde yazılmış yapıtlar da bu kapsamda sayılır. İS 711’de başlayan Arap istilası sonrasında, İber Yarımadası’nda konuşulan Latince giderek yerel
Alman Edebiyatı (Dünya Edebiyatı) Alman edebiyatı, Orta Avrupa`da yaşayan Almanca konuşan toplulukların edebi yaratısıdır. Almanya, Avusturya, İsviçre ve bunların yanındaki Alsas (Fransa), Bohemya (Çek Cumhuriyeti) ve Silezya (Polonya) gibi bölgelerdeki çalışmaları kapsar. Diğer Avrupa edebiyatlarıyla karşılaştırıldığında Alman Edebiyatı diğerlerine oranla daha fazla yerel farklılık gösterir. Bunun sebeplerinden biri, 1800`lerde
İngiliz Edebiyatı (Dünya Edebiyatı) Rönesans Dönemi İngiliz Edebiyatı: İngilizcenin yazı diline dönüşmesinde büyük katkıları olan ve Canterbury Hikâyeleri adlı eseri bulunan Chaucer (1340-1400) İngiliz edebiyatında Rönesansa zemin hazırlayan yazarlardan birisidir. “Elizabeth Dönemi “adı verilen XVI. yüzyılda tiyatro ve şiir türlerinde önemli eserler ortaya konmuştur. Rönesans dönemi İngiliz edebiyatının en
İtalyan Edebiyatı (Dünya Edebiyatı) İtalyan Edebiyatı, İtalyan yazarlarca İtalyanca yazılmış edebiyat yapıtlarını kapsar. İtalya’nın siyasal birliğini 19. yüzyıla kadar kuramaması ve Katolik Kilisesi’nin etkisiyle, yazılı metinlerde uzun süre Latince kullanılmış ve yerel bir dilin yaygınlaşması öbür Avrupa ülkelerine göre daha geç başlamıştır. 12. ve 14. yüzyıllar arasında İtalya’da Fransızca
Eski Yunan Edebiyatı (Dünya Edebiyatı) Batı edebiyatının kaynağı, Eski Yunan ve Latin edebiyatlarıdır. Eski Yunan edebiyatının ana kaynağı da Homeros’un “İlyada” ve “Odysseia” destanlardır. Latin edebiyatı, Eski Yunan kültür ve sanatının etkisinde gelişen bir edebiyattır. Eski Yunan ve Latin edebiyatlarının yapıtlarında, mitolojik öğelere ağırlık verilmiştir. 11. yüzyıldan sonra kiliseyi
Harezm Dönemi Edebiyatı Bugün “Orta Türkçe” derside, Harezm Türkçesi ve edebiyatı ile ilgili bir araştırma yapmam ve bilgilerimi arkadaşlara sunmam gerekiyordu. Bu konu ile ilgili bilgi alabilmek için başta A. Bican Ercilasun‘un “Türk Dili Tarihi” adlı kitabı olmak üzere, Fuat Bozkurt, M. Fuat Köprülü, Aysu Ata… gibi Türkolojiye emek
Anadolu (Yavuz Bülent Bakiler) Ben Anadoluyum… Yıllar yılı susuz kaldım, yıllar yılı aç… Şükrederek, kalktığım sofralarımda Ya soğan ekmek olur, yahut bulamaç. Hastalarım ölüm yataklarında Ne doktor yüzü gördüm, ne ilaç. Zaman zaman nankör çıktı büyütüp okuttuğum, Gölge vermedi çok kere diktiğim ağaç… Devlet
Ziya Gökalp (Hayatı) Ziya Gökalp (1876-1924) öncelikle Türkiye’yi Sosyoloji ile tanıştıran kişiydi ve ateşli bir Türk Milliyetçisi olarak sosyolojiyi entellektüel bir temel oluşturmada esas aldı. Mahallî,resmî bir gazetede mesul müdür bir memurun oğlu olan Mehmet Ziya (daha sonra Gökalp) Diyarbakır’da doğdu, orada laik okullara devam etti ve aynı
Vatan (Ziya Gökalp) Ey Türk, senin köyün hür bir yuvadır Çiftlik değil, yoktur beyi ağası Her köylünün var bir çifti tarlası, Öz evinde o hem bey hem ağa’dır. Hiç kimsenin yarıcısı rençberi Olmaz, ancak olur vatan askeri. Ümmi değil, muallimsiz kalsa da İmamı yok, gene bilir
Türk yazın akımının gelişimindeki özgün eğilimler Ama burada, yine akım sözcüğüyle nitelenen ve daha çok bir ulusun sanatçılarının değişik arayışlarının yol açtığı kümelenmeler biçiminde ortaya çıkan eğilimleri, sayılan akımlarla eşdeğer tutmamak gerekmektedir. Bunlar, genel olarak sayılan akımlar içinde yer alan, özel olarak da her ulusun kendine özgü koşulları içinde
Halk yazın akımı – Yunus Emre Divan yazını, halk yazını biçiminde iki kümede incelediğimiz eski Türk yazınında tasavvufla (gizemcilikle) beslenen bir yazın akımına özel yer ayırmak gerekmektedir. Yunus Emre’ye bağlanan gizemci halk yazınıdır bu. Bir düşünce akımına dayanması, ortak temler çevresinde ortak söyleyişlerle birbirine bağlanarak gelişmesi ve belli bir
Alevi-Bektaşı Yazını Alevi-Bektaşi halk yazını ise daha değişik bir nitelik taşır. Aleviliğe ve Bektaşiliğe özgü terim ve deyimlerin kullanılması, tarikat ilkelerinin dile getirilmesi, şiirlere şii-batıni inançların egemen olması gibi özellikleriyle tasvvufi halk yazını içinde özel bir yer tutarken; yaşama sevincini, doğa segisini, dünyaya bağlılığı dile getiren ürünleriyle de din