Nihal Atsizin Siirleri ile etiketlenmiş başlıklar

Hüseyin Nihal ATSIZ (Şiirleri)

Hüseyin Nihal ATSIZ (Şiirleri)     (Lütfen aşağıdan bir şiir seçiniz.)   Toprak – Mazi Yolların Sonu Sona Doğru Yarının Türküsü Türklerin Türküsü Yakarış – 1 Yakarış – 2 Varsağı Unutma Türk Gençliğine Topal Asker Kardeş Kahraman Macarlar Kağanlığa Doğru Kahramanların Ölümü (İthaf) Hatıralar Afşın’a Ağıt Ağıt Aşkınla Ayrılık

Hüseyin Nihal ATSIZ (Hayatı)

Hüseyin Nihal ATSIZ (Hayatı) İtalyan faşizmine sempati duyulduğu, Alman nazizmine methiyeler yazıldığı, Rus komünizmine kur yapıldığı bir dönemde ortaya koyduğu Türkçü mücadele ile bir kahramanlık destanı yaratan Hüseyin Nihal ATSIZ, mahkemeler, tabutluklar, zındanlar, sürgünler ve mahrumiyetlerin süslediği âbidevî hayatıyla yakın çağın Türkçülük tarihinde bir Ulu Türk Bilgesi olarak yarınki

Toprak – Mazi (Hüseyin Nihal ATSIZ)

Toprak – Mazi (Hüseyin Nihal ATSIZ)   Gel arkadaş, gel seninle az dertleşelim: Okuyarak hayat denen koca kitabı Gönüldeki yaraları biraz deşelim.   Gömdüm kara topraklara melekten iyi, Perilerden nazlı, güzel bir sevgiliyi. Derin derin sızlıyor gönlümde yaram, Bana artık her saadet olmuştur haram.     Beni sardı kefen

Yolların Sonu (Hüseyin Nihal ATSIZ)

Yolların Sonu (Hüseyin Nihal ATSIZ)   Bugün yollanıyorken bir gurbete yeniden Belki bir kişi bile gelmeyecektir bize. Bir kemiğin ardında saatlerce yol giden İtler bile gülecek kimsesizliğimize.   Gidiyorum: Gönlümde acısı yanıkların… Ordularla yenilmez bir gayiz var kanımda. Dün benimle birlikte gelen tanıdıkların Yalnız bir hatırası kaldı artık yanımda.

Sona Doğru (Hüseyin Nihal ATSIZ)

Sona Doğru (Hüseyin Nihal ATSIZ)   Bilsin cihan ki ben bu cihanın nesindeyim: Bir ülkünün mehabetinin zirvesindeyim. Dünya denen mezellete dalsın her isteyen; Ben ırkımın şeref taşan efsanesindeyim. Herkese bir özleyişle yaşar… Ben de öylece Altaylar’ın ve Tanrıdağ’ın çevresindeyim. Merdanelikle şöyle bakıp ayrılıklara Son menzilin hüzün dolu kaşanesindeyim. Artık

Yarının Türküsü (Hüseyin Nihal ATSIZ)

Yarının Türküsü (Hüseyin Nihal ATSIZ)   Arkadaşlar, haydi artık saflar dizilsin! Uzak, yakın ufuklardan koşup gelerek Belde çelik kılıç, içte çelikten yürek Taşıyanlar saflardaki yerini bilsin!   Bir çığ gibi yürüyelim gözler ilerde; Keder, elem her ne varsa geride kalsın! Tehlikeler duman gibi tüterken yerde Arkadaki her düşünce sönüp

Türklerin Türküsü (Hüseyin Nihal ATSIZ)

Türklerin Türküsü (Hüseyin Nihal ATSIZ)   Dilek yolunda ölmek Türklere olmaz tasa, Türk’e boyun eğdirir yalnız türeyle yasa; Yedi ordu birleşip karşımızda parlasa Onu kanla söndürüp parçalarız, yeneriz . Biz Tufanı yarattık uyku uyurken batı, Nuh doğmadan kişnedi ordularımızın atı. Sorsan şöyle diyecek gök denilen şu çatı: Türk gücü

Yakarış – 1 (Hüseyin Nihal ATSIZ)

Yakarış – 1 (Hüseyin Nihal ATSIZ)   Anlamayız hayatı felsefeyle, ilimle; Hayat çelik ellerle atılan zar olmalı. Rahat yatakta ölmek acep olmaz mı çile? Kanlı sınır boyları bize mezar olmalı.   Aşık nasıl bulursa iç açan bir serin su Sevdiği bir güzelin som yalaz dudağında, Sönecektir bizim de gönlümüzün

Yakarış – 2 (Hüseyin Nihal ATSIZ)

Yakarış – 2 (Hüseyin Nihal ATSIZ)   Bir gün olur, elbette eski beğler dirilir; Yine kılıç kuşanır tarihteki paşalar. Yine şanlar alınıp nice canlar verilir, Yiğit akınımızdan yine dünya şaşalar.   “Türk tarihi” denen kahramanlık şiirini Yeniden yazmak için harcayacağın kandır. Mısraların içinde en güzel ve derini Batıda “Niğbolu””,

Varsağı (Hüseyin Nihal ATSIZ)

Varsağı (Hüseyin Nihal ATSIZ)   Erlik günü geldiğinde Yiğitlere şan görünür. Yığın yığın harcanmağa Nice yüz bin can görünür.   Kopunca bir büyük savaş Er tez gider, korkak yavaş. Yüreksize akçayla aş, Erlere meydan görünür. Bir gün olur yılda, ayda Birleşiriz hep Altay’da. Güz ayında, kurultayda Başı börklü han

Unutma (Hüseyin Nihal ATSIZ)

Unutma (Hüseyin Nihal ATSIZ)   Yetmiş gün bir öksüz gibi yaşadın; Annenin gittiği günü unutma! Senin için kendini harcayan kadın, Unutulmaz oğlum, onu unutma…   Mezarı olursa koy bir kaç çiçek, Babanın rüyası olunca gerçek. İstersen dünyada her şeyden el çek; Bayrağı, ırkını, dünü unutma!   Anneni konuştur getirip

Türk Gençliğine (Hüseyin Nihal ATSIZ)

Türk Gençliğine (Hüseyin Nihal ATSIZ)   Yer bulmasın gönlünde ne ihtiras, ne haset. Sen bütün varlığına yurdumuzun malısın. Sen bir insan değilsin; ne kemiksin, ne de et; Tunçtan bir heykel gibi ebedi kalmalısın.   Iztırap çek, inleme… Ses çıkarmadan aşın. Bir damlacık aksa da, bir acizdir göz yaşın; Yarı

Topal Asker (Hüseyin Nihal ATSIZ)

Topal Asker (Hüseyin Nihal ATSIZ)   Ey saçları “alagarson” kesik hanım kız! Gülme öyle bana bakıp sen arsız arsız! Bacağımla alay etme pek topla diye. Bir sorsana o topallık nerden hediye ?   Sen Şişli’de dansederken her gece, gündüz Biz ötede ne ovalar, çaylar, ne dümdüz Yaylaları geçtik, karlı

Kardeş Kahraman Macarlar (Hüseyin Nihal ATSIZ)

Kardeş Kahraman Macarlar (Hüseyin Nihal ATSIZ)   Akıttılar yine kara toprak üstüne Kahraman Macarlar şanlı Turan kanını! Yazdılar yeniden Tarihe en şerefli, Yiğitlik Destanını! Yurt için ölümdür, en güzeli ölümün, Ölümler yaşatır bir ırkın vahtanını. Arpad’ın Milleti elbet öldürülemez, Verse de bin canını!   Bataklık Milleti Moskof sürülerine! Gösterdi

Kağanlığa Doğru (Hüseyin Nihal ATSIZ)

Kağanlığa Doğru (Hüseyin Nihal ATSIZ)   Çekildi mi kılıçlar Türk’ün gönlü hoşlanır Kağanlığı kurmaya Yeni baştan başlanır Gözler ayda güneşte İlteriş Kağan başta Yazlar geçer savaşta Ötüken’de kışlanır   İçelim kımızları Yosma Gök Türk kızları Esritirken bizleri Yavuzlar yavaşlanır   |» H. Nihal ATSIZ Sayfasına Dön! « |

Kahramanların Ölümü (İthaf) (Hüseyin Nihal ATSIZ)

Kahramanların Ölümü (İthaf) (Hüseyin Nihal ATSIZ)   (Şehit Tayyareci Kurmay Yüzbaşı KÂMİ’nin büyük hâtırasına)   Gerilir zorlu bir yay Oku fırlatmak için; Gece gökte doğar ay Yükselip batmak için. Mecnûn inler, kanını Leylâ’ya katmak için. Cilve yapar sevgili Gönül kanatmak için. Şair neden gam çeker? Şiir yaratmak için. Dağda

Hatıralar (Hüseyin Nihal ATSIZ)

Hatıralar (Hüseyin Nihal ATSIZ)   Bir anda uzun yıllar aşar hâtıralarla; İnsan ona derler ki yaşar hâtıralarla, Mâzideki kanlar, düşünüşler ve sadâlar İnsan denilen fertleri birbirine bağlar! Geçmişle bütün bağları çözmek ne ağırdır, Hayvanların ancak, dünü, mâzisi sağırdır. Mâziyi unutsak bile mâzi kökümüzdür, En tatlı gülen yüz bize mâzideki

Afşın’a Ağıt (Hüseyin Nihal ATSIZ)

Afşın’a Ağıt (Hüseyin Nihal ATSIZ)   Ne ümitlerle gelip dünyaya En güzel ismi takındın: Afşın! Böyle erken bırakıp gitme neden? Kaç bahar, kaç yılı doldurdu yaşın? Kaldı senden bize bir gamlı seda… Bir vedadır o seda, sade veda…   15 yaşında uçmağa varan AFŞIN, NİHÂL ATSIZ’ın yeğeni, NEJDET SANÇAR’ın

Ağıt (Hüseyin Nihal ATSIZ)

Ağıt (Hüseyin Nihal ATSIZ)   Gönlümde yazdığım bu son ağıta Nazire yaparak coşan dalgalar! Hastası olup da geç vakit hekim Arayanlar gibi koşan dalgalar!   Sizin de elbette var ki bir sızınız, Bundan mı geliyor korkunç hızınız? Beni de beraber alır mısınız Kederle kabarıp şişen dalgalar? Sizinle paylaşsak bu

Aşkınla (Hüseyin Nihal ATSIZ)

Aşkınla (Hüseyin Nihal ATSIZ)   Aşkınla senin bunca gönül etmede nale… Uğrunda akan gözyaşımız oldu şelale. Onmaz kara sevdamızı kan söndürecektir… O füsunkar ve güzel gözleri her kalbi deşen Öyle bir nazlı kızın aşkına düştüm ben ki… Ey bir eşi bulunmaz fedakar,mert arkadaş! Kıskandırdın bizi sen,bak ölümün ne kadar

Sınavlara Hazırlık Arama Robotu
YGS & LYS TEOG KPSS TUS KPDS Ehliyet Sınavı PMYO JANA

Seçim esnek olup ilgili alanları seçiniz, Örneğin ehliyet sınavı için branş olarak matematik seçmeyiniz :)