Devlet Yönetimi Türkiye Selçuklu Devleti’nin başında Selçuklu soyundan gelen “sultan” adı verilen bir hükümdar bulunurdu. Türk devletlerinde görülen “Ülke hanedan üyelerinin ortak malıdır.” anlayışı Selçuklularda da devam etmiştir. UYARI: Bu anlayış şehzadeler arasında sık sık taht kavgaları çıkmasına ve devletin zayıflamasına sebep olmuştur. Devlet meseleleri “Büyük Divan”da (saltanat divanı) görüşülürdü. Divana sultan başkanlık ederdi.
İslam Kültür Uygarlığı 1.Devlet Yönetimi Hicret olayı ile Medine’de devletin temeli atılmıştı. Hz. Muhammed, Müslümanların hem dinî hem siyasi hem de askerî işlerinin sorumlusuydu. Dört Halife Dönemi’nde halifeler, Müslümanların ileri gelenlerince seçilerek göreve başlamışlardı. (Cumhuriyet Dönemi) Hz. Ömer zamanında devletin ilk yönetim örgütü kuruldu. Ele geçirilen ülkeler idari yönden büyük illere ayrıldı. Hz. Ömer ilk
Sosyal ve Ekonomik Hayat Arapların çoğu göçebe olarak yaşardı. Göçebe Araplara bedevi denirdi. Hayvancılıkla uğraşan göçebeler, otlak bulmak amacıyla sürekli yer değiştirdi. Şehirde yaşayan Araplara ise medeni denirdi. Hicaz ve Yemen bölgelerinde yaşayan Arapların bir kısmı, kentlerde yerleşmişlerdi. Mekke’de Müslümanların kutsal saydıkları Kâbe bulunmaktadır. Mekke’den sonra Hicaz’ın en önemli
Sosyal ve Ekonomik Hayat Mezopotamya devletlerinde krallar ve rahipler en üst sınıfı oluşturmuş, bunların dışında kalan halk ise üç sınıfa ayrılmıştı: a. Soylular: Kral tarafından toprak bağışlanmış kişilerdi.Savaşa kralın yanında katılırlardı. b. Hürler: Askerler, köylüler ve zanaatkârlardan oluşurdu. c. Köleler: Savaşta esir alınan, parayla satılan kişilerdi. Dünyada ilk