Yabancı Dil Sorunu (Prof. Dr. Özcan Demirel) Hacettepe Üniversitesi Eğitim Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Özcan Demirel, 47 yıldır Türkiye’de yabancı dil öğretimi konusunda çalışmalar yapıyor. Yabancı dilin neden tam anlamıyla öğretilemediğini araştırıyor. Köy öğretmenliğinden, üniversite profesörlüğüne yükselen, eğitim sisteminin tüm aşamalarını iyi bilen Demirel’le Türkiye’nin dil politikasını, eksiklerini
…Türkoloji Makaleleri… (Genel) Harf İnkılâbı (Prof. Dr. Zeynep Korkmaz) Anadille Eğitim ve Türkçe (Yrd. Doç. Dr. A. Üstüner) Cumhuriyetin 80. yılında “dilimiz” ve “düşüncemiz” (Ali Dündar) Dil Bilimi’nde Gizli Dillerden Kapalı İfade (Müjdat Kayayerli) Dilde Birlik ve Alfabe Birliği Dilimizin Gelişmesi Üzerine Dilimiz Üzerine (Nurullah Ataç) Dilin Varsıllaşması,
Harf İnkılâbı (Prof. Dr. Zeynep Korkmaz) Sayın Bakanlar, Sayın Milletvekilleri, Sayın davetliler, değerli meslektaşlarım. Türkiye Cumhuriyetinin 75’inci, dil inkılâbının 66’ncı, harf inkılâbının da 70’inci yıl dönümü dolayısıyla, kültür inkılâbının ilk yapı taşı niteliğinde olan, hazırlık ve uygulama safhalarındaki çalışmaların bir kısmı bu sarayın muhteşem tarihî tablosunda gerçekleştirilen
Anadille Eğitim ve Türkçe (Yrd. Doç. Dr. A. Üstüner) Bilimsel açidan gelismis olan milletlerin ekonomik ve kültürel açidan da gelistikleri, siyasî zeminde söz sahibi olduklari bilinen bir gerçektir. Bilimsel buluslardan yararlanabilen ülkeler, vatandaslarinin gelir seviyelerini yükseltmekte ve onlar için daha müreffeh bir hayat imkani saglamaktadirlar. Bu gerçekler dolayisiyla çagimiz
Cumhuriyetin 80. yılında “dilimiz” ve “düşüncemiz” (Ali Dündar) ” Dil, düşünme eylemi ve düşünce açısından ele alındığında insanı düşünen insan yapar, her şeyin büyük ölçüde dil ortamında yer aldığı ya da doğrudan dile yansıdığı görülür. Gerçektende dil, bireyin bilincini oluşturan, benliğini biçimlendiren temeldir; bilincin köklerine, bilinçaltı nın derinliklerine uzanan
Dil Bilimi’nde Gizli Dillerden Kapalı İfade (Müjdat Kayayerli) İngiliz dilbilimci Halliday, dildeki anlam yüklerinin dilbilim, toplumbilim, ruhbilim, fizyolojik, antropolojik ve kültürel etkilerle durum değişikliğine uğrayabileceğini belirlemiştir. Bu bakımdan Türkçe söylemleri, sözcükleri ve cümleleri, hatta kelimeleri incelerken “kavramlara, kapsamlara, yan anlamlara, derin anlamlara”, kısaca “gizli veya üstü örtülü” diyebileceğimiz “kapalı
Dilde Birlik ve Alfabe Birliği Türk ruhunun en saf ve engin yaratılışının eseri olan Türk dili, asırlar boyunca ileri medeniyetlerin taşıyıcısı ve milli kültürümüzün biricik koruyucusu olmuş, belli başlı özellikleri sebebiyle de bağımsız dünya dilleri arasına girmiştir. Türkçenin ele geçen en eski yazılı örnekleri 5. yüz yıl ve sonrasına
Dilimizin Gelişmesi Üzerine Dilimizin gelişmesi, batılılaşma çabamızın, devrimlerimizin zorunlu bir sonucudur. Bir uygarlık değiştiriyoruz. Doğunun durgun, içine kapanık, bir azlığın çıkarına kurulmuş ortaçağ toplum düzeninden ayrılmaya çalışıyoruz. Yaşayışımızın bütün alanlarında bu gidişin kaçınılmaz etkileri olacaktır. Dilimiz de ister istemez bu akıma uyacak, giderek batı uygarlığının gereklerini karşılamaya yeterli bir
Dilimiz Üzerine (Nurullah Ataç) Dilimiz, konuşma dilimizden çok yazı dilimiz, yıllardan beri, yüzyılı aşkın bir sürevden (zamandan) beri durmadan değişiyor. Değişmesini bir dileyen oldu bir buyuran oldu diye değil, değişmesi gerektiği için, değiştirmek zorunda olduğumuzdan, içimizden duyduğumuz için değişiyor. Elimizdeki dille, dünden kalan dille, istediğimizi söyleyemediğimiz, istediğimiz gibi söyleyemediğimiz
Dilin Varsıllaşması, Dili Kullanmakla Sağlanır (Ömer F. Özen) Kitle iletişim araçlarında yazı yazanlar, konuşma yapanlar, izlence (program) hazırlayanlar işlerinin sorumluluğunu bilmeliler diyorum sık sık. Bunların başında diline sahip çıkmak, onu bir uzman titizliğiyle kullanmak onursal bir borçtur. Çünkü izlencesinin temeli dile, anlatıma dayanıyor. Şu anlatım
“Dil” ve “Din”(kitabın sonuç kısmı) (Cengiz Özakıncı) 1)Bin yıldır Türk diline yığılan, Arapça, Farsça sözcükler, gerçek bir gereksinmenin kaçınılmaz sonucu olarak dilimize girmiş olmayıp, uydurma dinsel gerekçelerle kişileri, toplumu kandırarak sokulmuşlardır. 2)Dilimize sokulan her bir Arapça, Farsça sözcük, dilimizde bulunan, kullanıla gelen yerli bir sözcüğü kullanımdan düşürmüş, böylece onun
Köl-Tigin Yazıtına Yapılan Eklemeler Üzerine (Yrd. Doç.Cengiz Alyılmaz) Sayın Hulki Cevizoğlu’nun ATV’de yaptığı Ceviz Kabuğu programlarına konuk olan inşaat Yüksek Mühendisi Kâzım Mirşan özellikle Göktürkler hakkında kabul edilmesi pek mümkün olmayan değişik görüşler ileri sürmüş ve bu görüşleri Prof. Dr. Osman Fikri Sertkaya ile benim tarafımdan da ağır bir
21. yy’a Girerken Milli Kimlik Oluşturmada Dilin Önemi (Prof. Dr. Ahmet. B. ERCİLASUN) Dili çok defa insanlar arasında anlaşmayı sağlayan bir vasıta olarak tarif ederiz. Son zamanlarda “anlaşma” yerine “iletişim kurma” diyoruz. Bu tanım, dilin sosyal ve kültürel boyutunu ihmal eden çok eksik bir tanımdır. Dili âdeta bir cep
Öztürkçe İle Birleşik Sözcükler Üzerine Notlar (Tahir Balcı) 1) Hasan Eren “Eski dilci” kavramını öz Türkçe akımı ve Atatürk’ün “Türk Dil Kurumu” yanlıları için; “yeni dilci”leriyse şimdiki “Türk Dil Kurumu” yanlıları anlamında kullanmaktadır. 2) Doğan Aksan, devrimi sonucunda 25.000 kadar yeni sözcüğün benimsenmiş olduğunu, kuruluş biçimi tartışılan
Kıbatek’in Ses Bayrağı Türkçe Olmalı (Prof. Dr. İsmail Parlatır) Son on yıldır, Türk dünyası, Türklük dünyası çok hareketli, çok hızlı bir değişim sürecine girdi. Bu değişim hem siyasî anlamda, hem coğrafî anlamda hem de sosyolojik anlamda nitelenebilir. Ancak ben buna “Temelde kültürel bir zenginleşme” demek istiyorum. Var olan ortak
Söylentilerden Gerçeğe Dede Korkut (1) (Ahmet Özdemir) Dede Korkut’un 570-632 yılları arasında, Peygamberimizin hayatta olduğu dönemde yaşadığı, bir başka anlatıma göre 250 yıl hayat sürdüğü, gelecekten haberler verdiği benzeri bilgiler birer söylenti, bir başka anlatımla rivayettir. Yine, Oğuzların Kayı veya Bayat boylarından geldiği, Kara Hoca’nın oğlu olduğu, İsak Peygamber’in
Türkçe Bilim Sözleri: Bir Deneyim… (Prof. Dr. Aydın Köksal) Türkçenin yapısal olanaklarından, zenginliğinden ve güzelliğinden yararlanılmalıdır. Sözcük gömüsündeki kök ve ek biçimbirimlerin zenginliğiyle, Türkçe bütün diller içinde sözcük türetme olanakları bakımından en önde gelen dil konumundadır. Prof. Dr. Aydın Köksal kimdir? 1940’da İstanbul’da doğan Dr. Köksal, kuruluşuna katıldığı Hacettepe
“Türkçenin Dünü, Bugünü, Yarını” (1) (Prof. Dr. Zeynep Korkmaz) 7-8 Ocak 2002 tarihleri arasında Kültür Bakanlığı Yayımlar Dairesi Başkanlığının girişimi ve Öger Turizmin katkıları ile düzenlenmiş olan bilgi şöleni yapılmıştır. Türk dili ile doğrudan ilgili kurum ve kuruluşlar dışında, Yargıtay ve Danıştay Başkanlarının, bazı eski, yeni sayın bakanların, milletvekillerinin,
“Türkçenin Dünü, Bugünü, Yarını” (2) (Prof. Dr. Zeynep Korkmaz) Buna Emine Gürsoy-Naskali’nin hazırladığı Türk Dünyası Gramer Terimleri Kılavuzu da eklenebilir (Ankara 1997). Matematik Terimleri Sözlüğü (1983) ile Nükleer Enerji TerimleriTürkçe Bitki Adları Sözlüğü (Ankara 1994) de değerli bir çalışmadır. Bunlara hazırlama, inceleme veya baskı aşamasında olan Kimya Terimleri Sözlüğü,
Türk Lehçe ve Şiveleri Türk Milletinin Dili (1) (Reşit Rahmeti Arat) Milli bağ olarak Türk dilinin oynadığı rolü belki diğer dillerin hiçbiri oynamamıştır, denilebilir. Bir dereceye kadar belki Arap dili bu hususta Türk dili ile mukayese edilebilir. Fakat bu dilin rolü de gerek yayılış sahası ve gerek türlü şive