Necid Çöllerinde (Mehmet Akif Ersoy) Yâ Nebi… Şu halime bak Nasıl ki bağrı yanar gün kızınca sahranın, Benim de ruhumu yaktıkça yaktı hicranın. Hârimi Pâkine can atmak istedim durdum, Gerildi karşıma yıllarca ailem yurdum. Tahammül et dediler, hangi bir zamana kadar, Ne bitmez olsa tahammül, onun da bir sonu var. Gözümde tüttü bu andıkça yandığım […]
Neredesin? (Mehmet Akif Ersoy) La-mekanlarda mısın, nerdesin, ey gaib ilah? Dönerim enfüsü, afakı ezelden beridir. Serpilip kubbene donmuş, o ışık damlaları, Seni, yer yer arayan yaşlarımın izleridir. |» M. Akif Ersoy Sayfasına Dön! « |
Nevruz’a (Mehmet Akif Ersoy) İhtiyar amcanı dinler misin, oğlum, Nevruz? Ne büyük söyle, ne çok söyle; yiğit işde gerek. Lafı bol, karnı geniş soyları taklid etme; Sözü sağlam, özü sağlam, adam ol, ırkına çek. |» M. Akif Ersoy Sayfasına Dön! « |
Olmaz ya… Tabi. (Mehmet Akif Ersoy) ‘Hiç bilenle bilmeyen bir olurmu? ‘ (Kuran-ı Kerim) Olmaz ya… Tabii… Biri insan, biri hayvan! Öyleyse denilen yüz karasından Kurtulmaya azmatmeli baştan başa millet. Kafi değilmi, yoksa bu son ders-i felaket? Son ders-i felaket neye mal oldu? Düşünsen: Beynin eriyip yaş gibi damlardı gözünden! […]
Pek Hazin Bir Mevlid Gecesi (Mehmet Akif Ersoy) Yıllar geçiyor ki, yâ Muhammed, Aylar bize hep muharrem oldu! Akşam ne güneşli bir geceydi… Eyvah, o da leyl-i mâtem oldu! Âlem bugün üç yüz elli milyon Mazlûma yaman bir âlem oldu! Çiğnendi harîm-i pâki şer’in; Nâmûsa yabancı mahrem oldu! Beyninde öten çanın sesinden Binlerce minâre ebkem […]
Ressam Haklı (Mehmet Akif Ersoy) Bir zaman vardı ya tarih-i mukaddes modası… Yeni yaptırdığı köşkün büyücek bir odası Mutfakta eski resimler ile hep süslensin Diye ressam aratır hayli zaman bir zengin. Biri peyda olarak ‘Ben yaparım’ der, kolunu Sıvayıp akşama varmaz, sekiz arşın salonu Sıvar ama ne sıvar…Sahibi der: -Usta bu ne? Kıpkızıl bir […]
Sabah İskambil Atar Kahvede, Akşam Domino… (Mehmet Akif Ersoy) Köylünün bir şeyi yok, sıhhatı, ahlakı bitik; Bak o sırtındaki mintan bile tiftik tiftik. Bir kemik, bir deridir ölmedi kaldıysa diri; Nerde evvelki refahın ancak onda biri? Dam çökük, arsa rehin, bahceyi icra ister; Bir kalem borca bedel faizi defter defter! Hiç […]
Sultan Yalısı (Mehmet Akif Ersoy) Cosar avizeler atrık köpürür kandiller Bu ışık çağlıyanından bütün afak inler Yalının cephesi baştan başa nur Nim açık pencereler reng ü ziyadan mahmur Al, yeşil mavi fenerlerle donanmış kıyılar Serv-i siminler atılmış suya titrer par par Dalgalardan seken üç çifte kayıklar sökerek Süzülür sahile şahin gibi; yüzlerce kürek […]
Süleymaniye Kürsüsünden Bir de İstanbul’a geldim ki: bütün çarşı, pazar Naradan çalkanıyor, öyle ya… Hürriyet var! Galeyan geldi mi, mantık savuşurmuş… doğru: Vardı aklından o gün her kimi gördümse zoru. Kimse farkında değil, anlaşılan, yaptığının; Kafalar tütsülü hülya ile, gözler kızgın; Sanki zincirdekiler hep boşanır zincirden, Yıkıvermiş de tımarhaneyi çıkmış birden! […]
Şark (Mehmet Akif Ersoy) Musallat, hiç göz açtırmaz da Garb’ın kanlı kâbusu, Asırlar var ki, İslam’ın muattal, beyni, bâzusu, “Ne gördün, Şark’ı çok gezdin? ” diyorlar. Gördüğüm yer yer Harap iller, serilmiş hânümanlar, başsız ümmetler, Yıkılmış köprüler, çökmüş kanallar, yolcusuz yollar, Bükülmüş beller, incelmiş boyunlar, kaynamaz kanlar, Düşünmez başlar, aldırmaz yürekler, paslı vicdanlar; […]
Şehitler Abidesi İçin (Mehmet Akif Ersoy) Gök kubbenin altında yatar, al kan içinde, Ey yolcu, şu topraklar için can veren erler. Hakk’ın bu veli kulları taş türbeye girmez; Gufrana bürünmüş, yalınız Fatiha bekler. |» M. Akif Ersoy Sayfasına Dön! « |
Tebrik (Mehmet Akif Ersoy) Gökten ay parçası halinde, o rahmet güneşi, İndi afaka bu akşam, bu mübarek akşam. Ebedi kandili yaktıkça, Huda’dan dilerim, Parlasın dursun o iman senin alnında, Paşam! |» M. Akif Ersoy Sayfasına Dön! « |
Tek Hakikat (Mehmet Akif Ersoy) Tek hakikat var, evet, bellediğim dünyadan, Elli, altmış sene gezdimse de, şaşkın şaşkın: Hepimiz kendimizin, bağrı yanık, aşıkıyız; Sade, i’lanı çekilmez bu acaib aşkın! |» M. Akif Ersoy Sayfasına Dön! « |
Uyan (Mehmet Akif Ersoy) Baksana kim boynu bükük ağlayan. Hakkı hayatındır senin ey müslüman, Kurtar artık o biçareyi Allah için. Artık ölüm uykularından uyan. Bunca zamandır uyudun kanmadın, Çekmediğin çile kalmadı, uslanmadın. Çiğnediler yurdunu baştan başa. Sen yine bir kerre kımıldanmadın. Ninni değil dinlediğin velvele, Kükreyerek akmada müstakbele. Bir ebedi sel ki […]
Ümidin Her Zaman Haib (Mehmet Akif Ersoy) Ümidin her zaman haib, nasibin daima nekbet; Hayatın geçti hüsranlarla ey gün görmeyen millet! Ne devletsiz başın varmış, ne mel’un tali’in, hayret! Muebbed bir hayat ummuş da içmiştin.. Fakat seyret: Nasıl zehr oldu birden diktigin sahba-yı hurriyet! Meğer altüst olurmuş en muazzam arş-i istiklal; Meğer pamal […]
Yar Rab, Bu Uğursuz Gecenin Yok mu Sabahı? (Mehmet Akif Ersoy) Yâ Râb, bu uğursuz gecenin yok mu sabâhı? Mahşerde mi bîçârelerin, yoksa felâhı! Nûr istiyoruz… Sen bize yangın veriyorsun! ‘Yandık! ‘ diyoruz… Boğmaya kan gönderiyorsun! Esmezse eğer bir ezelî nefha, yakında, Yâ Rab, o cehennemle bu tûfan arasında, Toprak kesilip, kum kesilip […]
Zulmü Alkışlayamam (Mehmet Akif Ersoy) Zulmü alkışlayamam, zalimi asla sevemem; Gelenin keyfi için geçmişe kalkıp sövemem. Biri ecdadıma saldırdımı,hatta boğarım!… -Boğamazsın ki! -Hiçolmazsa yanımdan kovarım. Üçbuçuk soysuzun ardından zağarlık yapamam; Hele hak namına haksızlığa ölsem tapamam. Doğduğumdan beridir, aşığım istiklale; Bana hiç tasmalık etmiş değil altın lale! Yumuşak başlı isem, kim dedi uysal koyunum Kesilir […]
Niyazi Yıldırım Gençosmanoğlu (Görüntülemek istediğiniz başlığa dokunun…) Niyazi Yıldırım Gençosmanoğlu’nun Hayatı Niyazi Yıldırım Gençosmanoğlu (Hayatı) Şiirlerinden Örnekler Ağın Ardından Asımın Nesli Uyan Ey Türk Oğlu ! Türkmen Ağam Senin Yüzünden Özmenem Önkuzu Nene Hatun… Meydan Mamak’ta Malazgirt Marşı Kahramanlık Türküsü Haydi Uyan Gün Sazak Fatih’le Hesaplaşma Not: İçerik, internetten alıntılanarak derlenmiştir… |» […]
Niyazi Yıldırım Gençosmanoğlu (Hayatı) Niyazi Yıldırım Gençosmanoğlu’nun hayatını, onunla yapılmış bir söyleşiden alıntılayarak, şairin hayatını kendi ağzından daha doğru olarakçıkarabiliriz. Soru : Şiire nasıl başladınız? Niçin ve nasıl devam ettiniz? Cevap : Şiire 11 yaşında başladım. İlkokulun 4. sınıfında idim. O yıl Erzincan zelzelesi olmuştu, ilk şiirimi, Erzincan zelzelesi üstüne yazdım ve okuldaki duvar gazetesine […]
Ağın (Niyazi Yıldırım Gençosmanoğlu) Bunca güzel sevdik, fakat hiçbiri, Ağın dedikleri yar gibi değil. Çok meyva devşirdik bağdan bahçeden, Onun bağrındaki NAR gibi değil. Ey ak-ın, yeşilin, morun aşığı, Ey gönül tahtının son yakışığı, Yıldızın, güneşin, ayın ışığı, Senin yüzündeki NUR gibi değil. Gönül yeşilinden aldı muradı, Dil seninkine eş lezzet aradı. […]