Bir Kadın Düşmanı
(Reşat Nuri Güntekin)
Konu
İlk evliliğinde yaşadığı kötü olaylar sonucu kadınlarn hepsine önyargılı bakan ve onları değersiz gören İskender ‘in başından geçenler anlatılmaktadır.
Özet
Kitap, İskender adlı orta yaşlı bir adamın başından geçenleri anlatmaktadır. İskender, ilk öğrenimini Ankara‘da, orta öğrenimini Amasya ve Niğde ‘de yapmıştır. Babasının mesleği nedeniyle birçok yere gitmiş ve çeşitli insanlarla tanışmıştır. Okul yıllarında genellikle sakin bir yapıya sahip olan İskender askere gidip geldikten sonra tanıştığı Zeynep adlı kadın yüzünden sert, sinirli bir kişiliğe bürünür. Bunun böyle olmasının sebebi kadınla yaşadıkları değişik olaylardır.
Zeynep ile İskender mutlu bir ilişkiye sahiptiler fakat daha sonraları Zeynep, İskender‘i Mesut adlı bir gençle aldatır. Zeynep eve geç gelmeye, İskender‘ e karşı ilgi göstermemeye başlar. Zaman içinde İskender buna katlanamaz ve boşanırlar. Böylece İskender ‘ in kadınlara karşı bir fobisi oluşur. Her kadını Zeynep gibi görür ve hiçbirine güvenemez.. Kendine, bir daha kimseyi sevmeyeceğine dair söz verir. İki sene sonra İskender başka bir yerde çalışmaya başlar.
Çalıştığı ofiste yan masada çok güzel, çalışkan ve çekici bir kadın vardır. Gittikçe bu kadına karşı bir şeyler hissetmeye başlar fakat önceki deneyimi yüzünden uzun süre kendini engeller. Kadına karşı soğuk davranır, hatta bazen tersler ama bunları tamamen isteksiz olarak yapmaktadır. Kafasındaki düşünceler onu bir kadın düşmanına çevirir. Kadınları dünya için gereksiz görmeye başlar. Yan masada çalışan Belgin isimli güzel kız İskender’ e aşık olur ve onun garip tutumunu anlayamaz. İskender de zamanla içindeki sevgiye karşı koyamaz ve Belgin’ e hissettiklerini anlatır.
Ana Fikir
Hayatta hiçbir zaman ön yargılı olmamalıyız.
Şahıslar ve Olaylar
İskender: Başarılı, insanlarla olan ilişkileri iyi, duygularıyla hareket eden, değişken fikirlere sahip olan orta ayşlı biri.
Zeynep: Çekici, güzel, çalışkan, deli dolu, çapkın ve eğlenmeyi seven bir kişilik.
Belgin: Genç, uzun boylu, iyi niytli, utangaç, duygularını tam yansıtamayan biri.
Mesut: Yakışıklı, zengin, kibirli, insanları umursamayan bir kişilik.
Yazar Hakkında Bilgi
Reşat Nuri, 1912 yılında İstanbul Darulfünunu Edebiyat Şubesini bitirdikten sonra liselerde edebiyat, Fransızca ve felsefe okuttu. 1931 ve 1943 yılları arasında Milli Eğitim Bakanlığı müfettişi olarak Anadolu’nun çeşitli yerlerini görme fırsatı buldu.
Bir dönem Zaman gazetesine Temaşa Haftaları başlığı ile tiyatro eleştirileri yazdı çeşitli takma isimlerle (Şair, Nedim, Büyük Mecmua, İnci dergilerinde Hayreddin Rüşdi, Sermed Ferid, Mehmed Ferid) hikayeler yayınladı. Reşet Nuri’nin bazı mizah dergilerinde farklı takma isimler kullandığı da görülmüştür. Ayrıca “Harabelerin Çiçeği” adlı eserini yine zaman gazetesinde Cemil Nimet adıyla yayınladı.
Cumhuriyet’in yeni kurulduğu 1923-1924 yıllarında arkadaşlarıyla birlikte Kelebek isimli haftalık bir mizah dergisi çıkardılar. Reşat Nuri Güntekin, Batılı bazı yazarlarından romanlar, hikayeler çevirmiş, oyunlar uyarlamıştır. Akciğer kanresinden tedavi olmak için gittiği Londra’da ölmüş (Aralık, 1956) ve cenazesi İstanbul’a getirilerek, Karacahmet Mezarlığında defnedilmiştir.
Romanları: Harabelerin Çiçeği (1918), Gizli El (1920), Çalıkuşu (1922), Dudaktan Kalbe (1923), Damga (1924), Akşam Güneşi (1926), Bir Kadın Düşmanı (1927), Yeşil Gece (1928), Acımak (1928), Yaprak Dökümü (1930), Kızılcık Dalları (1932), Gökyüzü (1935), Eski Hastalık (1938), Ateş Gecesi (1942), Değirmen, Miskinler Tekkesi (1946), Ripka İfşa Ediyor (1949), Kavak Yelleri (1950), Kan Davası (1955), Boyunduruk (1960), Son Sığınak (1961).
|» Roman Özetleri Sayfasına Dön! « |
Not: İçerik, internetten alıntılanarak derlenmiştir…
Ya bu kitabın konusu böyle dil sara flaan var bu kitapta
ya ben bu kitabı ödev olarak okuyorum ve bende Sara die bir karakter var iskender .zeynep fln yok acaba hangisi doğru?
Ya bu kitabın konusu böyle değil ki… Sara, homongolos diye kahramanlar var…
Güzel beğendim ödevlerimi yaparken bu siteden yararlanacağım.
Ya ben kavak yellerini arıyorum…
Ben bu kitabı araştırdım isimler doğru.
Ya özür dilerim ama ben bu kitabı okudum ve yayımladığınız özetle alakası bile yok kitabın! Eğer bize bahsediyorsanız ki, anlatımdan, noktalamadan, yazım hatalarından, lütfen siz de doğru bilgiler yayımlayın bence..
Evet bu kitabın konusu tamamen alakasız evet homongolos var intihar ediyor sonunda mektup var neden olan kızda sara diger özetlere demi güvenmesek acaba…
Evet bu kitabı daha yeni okumaya başladım ve bahsettiği zeynep iskender filan hiç biri yok… Başka sitelerinde bu kitapla ilgili özetlerinede baktım ama hep aynı karakterler ve hep aynı olay var kitapla hiç alakası olmayan.
Kitap iki bölümden oluşmaktadır. Birinci bölümde Sara’nın babasına ve arkadaşı Nermin’e yazdığı mektuplardan ikinci bölümde ise romanın ikinci kahramanı olan Homongolos’un ölmüş olan arkadaşına yazmış olduğu mektuplardan oluşmaktadır.
Sara annesi ile birlikte babasından ayrı İstanbul’da yaşayan genç bir kızdır. Babası bir paşa olduğu için Erzurum’da görev yapmaktadır. Sara babasının yanında Erzurum’a İstanbul’un şaşalı yaşantısından kopamadığı için gitmek istememektedir. Hatta arkadaşının düğününe bile İstanbul’un eğlenceleri yüzünden gitmek istemez. Sara çok güzel bir kızdır. Kendisi de bu güzelliğinin farkındadır ve insanların ona karşı olan ilgisi onun çok hoşuna gitmektedir.
Sara Marmara’nın bir kasabasına, dayısının zeytinliğine geziye gider. Bu kasabadaki insanlar Sara’yı görmek için adeta birbirleriyle yarış ederler. Sara bu kasabaya çok ısınmıştır burada hep birinci şahıs olarak görülür. İstanbul’da ikinci olmaktansa burada birinci olmak onun çok hoşuna gider. Sara’nın dayısının kızı Vesime Remzi adlı bir ziraat müühendisi ile nişanlıdır. Remzi Bey’in Sara’ya karşı garip bir zaafı vardır. Remzi Bey nişanlısına olan sahte ilgisiyle Sara’ya adeta meydan okur. Sara ise bunun intikamını Remzi Bey’i baştan çıkararak alacaktır. Ancak amacı Vesime’nin yuvasının yıkmak değildir.
Bir gün Sara bir vapur gezisine çıkar. Bu gezide birisini denizde boğuluyor şekilde görürler ve kaptanı uyarırlar. Kaptan ise bunu umursamaz. Sebebinin ise boğulan bu kişinin muziplik yaptığını bilmeleridir. Bu kişi Homongolos’un ta kendisidir. Sara bu kasabada çok eğlenmektedir ve geceleri gündüz etmektedir. Kasabadan bir saatlik yürüyüş mesafesinde bir spocu gurubunun kampı vardır. Daha sonraları bu kamptaki erkekler de kasabadaki eğlencelere katılırlar. Homongolos bu sporcu grubunun lideridir fakat eğlencelere katılmak istemez. Herkes Homongolos’un nasıl birisi olduğunu çok merak etmektedir ve Homongolos’u davetlere ve eğlencelere katılması için sporculara ısrar ederler. Sporcularda onu zorla ikna ederler. Onun davetlere katılmamasının sebebi olarak kadınlardan kaçtığını ve bir kadın düşmanı olduğunu düşünürler.
Homongolos Afrika zencileri gibi kısa kıvırcık saçları, çıkık alnı, Japonlar gibi çekik gözleri olan çok çirkin bir adamdır ve Sara ondan hoşlanmaz. Fakat kızların Homongolos’a karşı meraktan ileri gelen bir ilgisi vardır. Homongolos’un ise kızların bu ilgisi umurunda bile değildir. Homongolos’un Sara’ya karşı hiçbir ilgi göstermemesi Sara’yı çok şaşırtmaktadır. Çünkü Sara ilk defa böyle bir muameleyle karşılaşmaktadır. Homongolos’un çekingenliği neşeye dönüşür. Fakat onun bayanlara karşı münasebetsizce konuşmaları insanları rahatsız etmeye başlar. Bayanların ona karşı ilgisi onlara patavatsızca, küçük düşürücü ve kırıcı sözler olarak geri gelir. Onu bu münasebetsizliği dayanılamayacak bir hal alır. Daha sonra özür diler ancak onun bu patavatsızca ve kırıcı sözlerinin ardı arkası kesilmeyecektir.
Sara ise Homongolos’un bitmek tükenmek bilmeyen terbiyesizliği yüzünden ona büyük bir ders vermek ister ve onu baştan çıkarmaya çalışır. Sara her fırsatta Homongolos’a yanaşmaya çalışmaktadır. Homongolos’un kırıcı sözlerinden etkilenmiyormuş gibi yapar. Ona güler yüz ve sevecenlikle yaklaşarak onu etkilemeye çalışır. Çeşitli bahanelerle ya da davetlerle onula daha sık birlikte olmaya başlar. Sara Homongolos’u kendine aşık ederek ondan bir an önce kadınların intikamını almak ve kadınların zaferini ilan etmek ister. Güzelliğini son derece etkin olarak kullanır.
Sara’nın kendine karşı çok büyük hayranlığı vardır. Güzelliğine aşırı derecede güvenmektedir ve asla yaşlanmak istemez. Sara bu amacına ulaşabilmek için kendisine bazı ortaklarda edinmiştir. Bu ortaklar Homongolos’un Sara ile birlikte olmasını sağlamakta ve onun hakkındaki raporları Sara’ya ulaştırmaktadır. Sara amacına ulaştığını yavaş yavaş anlamaya başlamıştır. Artık Homongolos Sara’ya aşık olmuştur ve Sara artık amacına ulaşmış olduğundan hiçbir şüphesi yoktur. Sara daha sonra Homongolos’un feci bir şekilde can verdiği haberini alır.
su ne demek araştırdım isimler doğru benim ödevim var kitabı bütün sınıf aldı isimlerle de özetle de kitabın uzaktan bir akrabalığı bile yok kardeşlerim internet’e güvenmeyin kardeslerim