Takvimdeki Deniz (Necip Fazıl Kısakürek) Hasreti denizlerin, Denizler kadar derin. Ve o kadar bucaksız. Ta karşımda yapraksız Kullanılmış bir takvim. Üzerinde bir resim; Azgın, sonsuz birdeniz. Kaygısız, düşüncesiz, Çalkanıyor boşlukta Resimdeyse bir nokta; Yana yatmış bir gemi, Kaybettiği alemi Arıyor deryalarda. Bu resim rüyalarda Gibi aklımı çeldi, Bana sahici geldi. Geçtim kendi kendimden, Yüzüme […]
Utansın (Necip Fazıl Kısakürek) Tohum saç, bitmezse toprak utansın! Hedefe varmayan mızrak utansın! Hey gidi küheylan, koşmana bak sen! Çatlarsan, doğuran kısrak utansın! Eski çınar şimdi noel ağacı; Dallarda iğreti yaprak utansın! Ustada kalırsa bu öksüz yapı, Onu sürdürmeyen çırak utansın! Ölümden ilerde varış dediğin, Geride ne varsa bırak utansın! […]
Uyan Yarim (Necip Fazıl Kısakürek) Uyan yarim, uyan, söndü yıldızlar, Gün, karşı tepeden doğmak üzredir. Her sabah güneşi seyreden kızlar, Mahmur gözlerini oğmak üzredir. Uyan yarim, sesler geldi derinden, Karanlık oynadı, koptu yerinden; İlk ışık, kapının eşiklerinden, Şimdi bir gölgeyi koğmak üzredir. Sevgilim, kapımı çaldı aydınlık, Baygın gözlerimi aldı aydınlık, İçimde tıkandı, […]
Yar O Ki… (Necip Fazıl Kısakürek) Falan, dağın ardında; Seslen, seslen, işitmez Filan toprak altında; Göz yaşları diriltmez Neye vardın, vardın da? Ufuk varmakla bitmez. Bir şey göster kadında, Tılsımını eskitmez Yar o ki, hep yadında; Eskimez ve eskitmez. Muradı muradında, Seni bırakıp gitmez |» Necip Fazıl Kısakürek Sayfasına Dön! […]
Yolculuk (Necip Fazıl Kısakürek) Yolculuk, her zaman düşündüm onu; İçimde bu azgın davet ne demek? Oraya, nerdeyse güneşin sonu, Uçmak, kayıp gitmek, kaçıp dönmemek. Altımdan kaydırdı bir el minderi; Herkes yatağında, ben ayaktayım. Bir gece, rüyada gördüğüm yeri, Gözlerim yumulu, aramaktayım. Beni çağırmakta yabancı dostlar; Bu dostlar ne güzel, dilsiz ve adsız. […]
Zindandan Mehmed’e Mektup (Necip Fazıl Kısakürek) Zindanda iki hece.Mehmed’im lafta! Baba katiliyle baban bir safta! Bir de geri adam,boynunda yafta… Halimi düşünüp yanma Mehmed’im! Kavuşmak mi?..Belki ..Daha ölmedim! Avlu… Bir uzun yol… Tuğla döşeli, Kırmızı tuğlalar altı köşeli. Bu yol da tutuktur hapse düşeli… Git ve gel… Yüz adım…Bin yıllık konak Ne ayak dayanır buna […]
Geceye Şiir (Necip Fazıl Kısakürek) Kalbim bir çiçektir, gündüzler ölgün; Gelin, gelin, onu açın geceler! Beni yâdedermiş gibi, bütün gün Ötün kulağımda, çın, çın, geceler! Geceler çekmeyin benimçin hüzün, Gelin siz, ruhumu tenimden süzün; Bırakın nâşımı yerde gündüzün, Gölgemi alın da kaçın geceler! |» Necip Fazıl Kısakürek Sayfasına Dön! « |
Ömer Seyfettin (Hayatı) 28 Şubat 1884’te Gönen’de doğdu. 6 Mart 1920’de İstanbul’da yaşamını yitirdi. Çağdaş Türk öykücülüğünün ile “Milli Edebiyat Akımı”nın kurucularından. Kafkas göçmenlerinden Yüzbaşı Ömer Şevki Bey’in oğlu. Öğrenimine Gönen’de başladı. Babasının görevi nedeniyle sürekli yer değiştirmemeleri için annesiyle bilikte İstanbul’a gönderildi. 1892’de Aksaray’daki Mekteb-i Osmaniye’ye yazdırıldı. 1896’da Eyüp’teki Baytar Rüşdiyesi’ni bitirdi. Edirne Askeri […]
Peyami Safa (Hayatı) Servet-i Fünun dönemi şairlerinden İsmail Safa’nın oğludur. Sivas’a sürgüne gönderilen babasının orada ölmesi üzerine [1901] yılında iki yaşında yetim kalmış, bu yüzden “Yetim-i Safa” adıyla anılmıştır. Babasız büyümenin acılarının yanısıra, sekiz dokuz yaşlarında yakalandığı bir kemik hastalığı dolayısıyla 17 yaşına kadar, bu hastalığın fiziksel ve ruhsal bunalımlarını yaşamıştır. Sonradan bu günlerini ünlü […]
Reha Oğuz Türkkan (Hayatı) 1920 yılında İstanbul’da doğdu. Babası Halid Ziya Bey, annesi Saibe hanımdır. İyi bir eğitim gördü. St. Joseph, Galatasaray ve Kabataş liselerinde okuduktan sonra, Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesinden mezun oldu. İstanbul Üniversitesi’nde master yaptı. Tarih ve Türkoloji dallarında Sorbonne Üniversitesinde, Tecrübî psikoloji dalında ise Columbia Üniversitesinde ihtisas yaptı. Uzmanlı dalları arasında psikoloji, […]
Yakup Kadri Karaosmanoğlu (Hayatı) 27 Mart 1889’da Kahire’de doğdu, 13 Aralık 1974’te Ankara’da öldü. Yazar, diplomat, politikacı. Karaosmanoğulları’ndan Abdülkadir Bey ile İkbal Hanım’ın oğlu. Yazar Burhan Asaf Belge’nin eniştesi. Yazar Murat Belge’nin eniştesi. İlköğrenimine ailesiyle birlikte 6 yaşındayken gittiği Manisa’da başladı. 1903’te İzmir İdadisi’ne girdi. Ömer Seyfettin, Şahabeddin Süleyman ve Baha Tevfik ile burada tanıştı. […]
Yusuf Akçura (Hayatı) 1879 yılında doğan Yusuf Akçura, 1803 yılında İstanbul’a gelmiştir. Türkçülük akımının önde gelen düşünür ve tarihçisidir. Onbeş yıl İstanbul’da kalmıştır. 1896 yılında Erkan-ı Harbiye’ye giren Akçura, Jön Türk faaliyetlerine katıldığı için tutuklanmış ve okuldan bir süre uzaklaştırılmış, Trablusgarp’a gönderilmiştir. Arkadaşı Ferit Tek’le birlikte kaçarak Paris’e gitmiş, orada Ecoie Libre deş Sciences Politiques’te […]
Yahya Kemal Beyatlı (Görüntülemek istediğiniz başlığa dokunun…) Yahya Kemal Beyatlı’nın Hayatı Yahya Kemal Beyatlı (Hayatı) Şiirlerinden Örnekler Hayal Şehir Bir Başka Tepeden İstanbul’un Fethini Gören Leyla Akıncılar Eylül Sonu Siste Söyleniş Süleymaniye’de Bayram Sabahı Vuslat Ringlerin Akşamı Not: İçerik, internetten alıntılanarak derlenmiştir… |» “Yazarlar ve Şairler” Sayfasına Dön! « |
Yahya Kemal Beyatlı (Hayatı) 2 Aralık 1884’te Üsküp’te doğdu. 1 Kasım 1958’de İstanbul’da yaşamını yitirdi. Asıl ismi Ahmed Agâh. Üsküp Belediye Başkanı Nişli İbrahim Naci Bey’in oğlu. Annesi Nakiye Hanım ise şair Lefkoşalı Galib’in yeğeni. Çocukluk yılları Üsküp’teki şiirlerine de yansıyan Rakofça çiftliğinde geçti. İlköğrenimini özel Mekteb-i Edep’te tamamladı. 1892’de Üsküp İdadisi’ne girdi. […]
Hayal Şehir (Yahya Kemal Beyatlı) Git bu mevsimde, gurub vakti, Cihangir’den bak! Bir zaman kendini karşındaki rüyaya bırak! Başkadır çünkü bu akşam bütün akşamlardan; Güneşin vehmi saraylar yaratır camlardan; O ilah isteyip eğlence hayalhanesine, Çevirir camları birden peri kaşanesine. Som ateşten bu saraylarla bütün karşı yaka Benzer üç bin sene […]
Bir Başka Tepeden (Yahya Kemal Beyatlı) Sana dün bir tepeden baktım aziz İstanbul! Görmedim gezmediğim, sevmediğim hiçbir yer. Ömrüm oldukça gönül tahtına keyfince kurul! Sade bir semtini sevmek bile bir ömre değer. Nice revnaklı şehirler görünür dünyada, Lakin efsunlu güzellikleri sensin yaratan. Yaşamıştır derim en hoş ve uzun rüyada Sende çok yıl yaşayan, sende […]
İstanbul’un Fethini Gören (Yahya Kemal Beyatlı) Üsküdar Üsküdar, bir ulu rüyayı görenler şehri! Seni gıpta ile hatırlar vatanın her şehri. Hepsi der: “Hangi şehir görmüş onun gördüğünü? Bizim İstanbul’u fethettiğimiz mutlu günü!” Elli üç gün en mehabetli temaşa idi o! Sanki halkın uyanık gördüğü rüya idi o! Şimdi beş yüz […]
Leyla (Yahya Kemal Beyatlı) Gece, Leyla’yı ayin on dördü, Koyda, tenha, yıkanırken gördü. “Kız, vücudun ne güzel böyle açık!.. Kız, yakından göreyim sahile çık!..” Baktı etrafına ürkek, ürkek Dedi; tenhada bu ses ne olsa gerek?.. “Kız vücudun sari güller gibi ter!. çık sudan kendini üryan göster!.” Aranırken ayin […]
Akıncılar (Yahya Kemal Beyatlı) Bin atlı akınlarda çocuklar gibi sendik Bin atlı o gün dev gibi bir orduyu yendik Haykırdı ak tolgalı beylerbeyi “ilerle” Bir yaz günü geçtik turadan kafilelerle Simsek gibi atıldık bir semte yedi koldan Simsek gibi Türk atlarının geçtiği yoldan Bir gün yine doludizgin atlarımızla Yerden yedi […]
Eylül Sonu (Yahya Kemal Beyatlı) Günler kısaldı. Kanlica’nin ihtiyarları Bir bir hatırlamakta gecen sonbaharları. Yalnız bu semti sevmek için ömrümüz kısa… Yazlar yavaşça bitmese, Günler kısalmasa… İçtik bu nadir içki’yi yıllarca kanmadık… Bor böyle zevke tek bir omur yetmiyor, yazık! Ölmek kaderde var, bize ürküntü vermiyor; Lakin vatandan ayrılısın ıstırabı […]