Bahar ayları bitkilerin daha canlılık göstererek etrafa polen saçtığı bir dönemdir. Alerji yapan da bu polenlerdir. Bazı bünyeler bu değişikliği tolere edemez ve alerji olarak cevap verir. Alerji kendini hapşırık, öksürme, burun tıkanıklığı, hırıltı, göz sulanması, batması, nefes darlığı şeklinde gösterir.

Alerji çeşitlidir. Gıda alerjisi, polen alerjisi, ev tozuna duyulan alerji gibi. Bazı hastalıklar kendini alerji ile gösterebilir örneğin astlım gibi.

Kış aylarının başlamsıyla birlikte insanlar kapalı ortamları daha çok tercih ederler. Kapalı ortamlar da alerjenleri oldukça fazla barındıran ortamlardır. kapalı ortamlarda ev tozu fazlasıyla bulunur. Bunun yanında insan deri döküntüleri de fazladır ve bunlarla beslenen canlı mikroorganizmaların sayısı da oldukça fazladır. Bu mikroorganizmalar alerjendirler ve alerjiye müsait bünyelerde hastaığa neden olurlar.

Gıda alerjisi bünyenin bazı gıdalara karşı gösterdiği tepkidir. Örneğin inek sütü, yumurta sarısı, yumurta beyazı en sık görülen alerjik gıdalar olmakla birlikte ceviz,fıstık,fındık,muz,ekmek mayası,portakal gibi daha saymadığımız birçok gıda alerji nedeni olabilir.

Ayrıca gıdalarla alınan katkı maddeleri de alerji oluşmasına neden olabilir.
 

Nasıl Korunabiliriz?

Gıdalarla alınan katkı maddeleri de alerjiye neden olabileceğinden daha doğal beslenmeye özen göstermeli özellikle bünyesi bir yetişkine nazaran daha zayıf olan bebeklerimizi katkı maddelerine maruz bırakmamalıyız.

Ev tozuna karşı oluşan bir alerji var ise, evi çok sık temizlemeli tozlardan sık olarak arındırmalıyız. Bulunduğumuz odayı sık sık havalandırmalı, yattığımız odayı temiz tutmalı, yatak yorganlarımızı sürekli değiştirmeli temizliğe önem vermeliyiz. Elleri sık sık yıkamalı hijyene dikkat etmeliyiz. Bulunulan odanın nemie dikkat etmeli rutubetli yerlerden uzak durmalıyız. Eğer alerjik hastalık var ise bünyemizi sağlam tutmak için beslenmeye, yeterli uyumaya dikkat etmeliyiz.