Verilen bir cümleyi öğelerine ayırırken genellikle her sözcüğün bir öğe olarak karşımıza çıkmadığını göreceğiz. Uzun cümlelerde öğeleri söz öbekleri oluşturur. Söz konusu öbekler öğelere ayrılırken parçalanmazlar. Yani cümle öğelerini ayırmaya başlamadan önce belli başlı söz öbeklerini bilmemiz gerekecektir.
Ad ve sıfat tamlamaları ile bunların karma biçimleri cümlede ayrılmaz.
Okyanusun ortasında gemiler görünüyordu. (isim tamlaması)
Yıpranmış elbiselerini çöpe attı. (sıfat tamlaması)
Masmavi göğün üstünde güvercinler vardı. (karma tamlama)
İkilemelerdeki sözcükler aynı öğede yer alır.
Usul usul kar yağıyordu.
Konuştuğumuz adam biraz uçuk kaçıktı.
Mavi mavi gözleri vardı.
Eylemsilerle yan cümlecik yapılan söz öbekleri parçalanmaz.
Hızlı koşmalarını istedi.
Sudan çıkan adam, kurulandı.
Zaman zaman dinlenerek yol alıyordu.
Edat barındıran çeşitli söz öbekleri bir bütün olarak düşünülür.
Okumak için yurt dışına gitti.
Duyduğumuza göre çok varlıklıymış.
Söz grubu biçimindeki deyimler de bir bütün kabul edilir.
Bu tavırlarıyla gözden düşüyor.
Kitaptaki başlıklara göz attı.
Biraz sus be birader!
Allahın cezası, canımı yaktı!
Kimi birleşik sözcükler ayrı yazılır; ama yine de tek sözcük
sayılırlar.
Komşulardan rahatsız oluyor musunuz?
Hepsine teşekkür ederim.
Hikmet Bey, kirayı almaya gelmişti.
Cemil dayı düğünde pek neşeliydi.
Yazıyla yazılan sayı öbekleri bütün olarak alınır.
İki yüz otuz sayfa kitap okudum.
Yolculuğun bitmesine yüz elli bir gün kaldı.
Tamlama dışında kalan çeşitli zarf ve sıfat grupları da ayrılmaz.
Çalışmaya yatkın birini bulun bana.
Bu işi çantada keklik görmeyin.
Bağlaçlarla kurulan öbekler de bir bütün olarak ele alınır.
Romanın başında ve sonunda resimler kullanılmıştı.
Hem gezmeye hem de eğlenmeye düşkündü.