Deyimler

Deyimler


En az iki sözcüğün bir araya gelmesiyle oluşan kalıplaşmış, kısa ve özlü ifadelerdir.



  • Deyimler sözlü gelenekte yaratılmış ifadelerdir. Cümle içinde tek bir sözcük gibi değerlendirilirler.
  • 

  • Deyimlerin çoğu mecaz anlamlıdır. Az da olsa gerçek
    anlamlı deyim de vardır.Hatırında kalmak, iyi gün dostu, alan razı satan razı gibi.
  • 

  • Deyimler açıklamalarıyla birlikte kullanılabilirler. Sınavlarda deyim ve açıklamasının doğruluğu ile ilgili sorular sorulabildiği gibi kullanılan deyimin cümleye uygunluğu da soru olarak karşımıza gelebilmektedir.
  • Deyimlerin yapısal özellikleri


    A. Söz öbeği şeklinde olanlar
    Deyimlerin çoğu bu gruptadır. Özellikle ad ve eylemin birleşmesinden oluşan deyimler daha fazladır.

    ad + eylem:
    kulak kesil-, göz koy-
    Ağzı açık kal-, ayak diread

    tamlaması:
    ağız tadı, ayak takımı,
    ayağının tozuyla, deli saçması

    İkileme:
    abur cubur, eften püften, er geç
    patır kütür

    B. Cümle şeklinde olanlar


    Cümle şeklindeki deyimlerin sayısı diğerlerine göre daha azdır. Ancak bu deyimleri atasözleri ile karıştırmamak gerekir.

    Halep oradaysa arşın burada.
    Atı alan Üsküdar’ı geçti.
    Dostlar alışverişte görsün.
    Yorgan gitti, kavga bitti.
    Dili olsa da söylese!
    Hangi rüzgar attı?
    Hangi dağda kurt öldü?
    Kambersiz düğün olur mu?
    Gel keyfim gel!
    Adam sen de!
    Yok daha neler!

    C. Kafiyeli deyimler

    Saldım çayıra, Mevla’m kayıra.
    Ya devlet başa ya kuzgun leşe.
    Tencere tava, herkeste bir hava.
    Herkes gider Mersine, biz gideriz tersine.
    Ele verir talkını, kendi yutar salkımı.
    Babamın adı Hıdır, elimden gelen budur.
    İki şilte, bir yastık, onu da terkiye astık.
    Kafa büyük, içi boş; tut kulağından çifte koş.
    Doluya koydum olmadı, boşa koydum dolmadı.
    Senin aradığın kantar, Bursa’da kestane tartar.
    Ya bu deveyi gütmeli, ya bu diyardan gitmeli.

    D. Öykü biçiminde olanlar


    Bu deyimler yaşanmış bir olaydan hareketle ortaya çıkmıştır.

    Vermeyince Mabut, neylesin Mahmut.
    Karaman’ın koyunu, sonra çıkar oyunu.

    Örnek:
    Aşağıdaki cümlelerde geçen deyimlerden hangisi yanlış anlamda kullanılmıştır?

    A) Onun yazılarında, hep, uzağı gören bir aydının düşünceleri
    vardır.
    B) İşi şakaya vurmaktan başka yapılacak bir şey kalmadığı
    nı anlamıştı..
    C) Konuşulanlardan sıkılnca bir köşeye çekilerek uyuklamaya
    başladı.
    D) Türk okuru için durum, yukarıda anlatılanlardan
    uzun uzadıya farklı bir özellik taşımaz.
    E) Böyle saat gibi işleyen bir kuruluşun başında olmak
    güzel bir şey.

    Çözüm
    D seçeneğinde “uzun uzadıya” sözü, uzatarak ayrıntılı bir şekilde anlamına gelir. ve konuşmak, bahsetmek gibi eylemlerle birlikte kullanılır. Dolayısıyla “uzun uzadıya” ifadesi yanlış anlamda kullanılmıştır.

    Yanıt D

    Örnek 2:
    Aşağıdaki cümlelerin hangisinde kullanılan deyim, açıklamasıyla birlikte verilmiştir?

    A) Arkadaşını gözüm ısırıyor; daha önce bir yerde görmüş gibiyim.
    B) O her zaman böyledir; hep işin kolayına kaçar.
    C) Dün akşam, yolculuk heyecanından olacak, gözüme uyku girmedi.
    D) Çocuklarının para sıkıntısı çekmesini istemez; onlara bol harçlık verirdi.
    E) O olayı düşündükçe, tüylerim diken diken oluyor.

    Çözüm:
    Sadece A seçeneğindeki “gözü ısırmak” deyimi cümlede
    açıklamasıyla beraber verilmiştir. Bu deyim “önceden
    görmüş, tanımış olmak” anlamında kullanılır.

    Yanıt A

    bahar yayınevi uyarı
    Sınavlara Hazırlık Arama Robotu
    YGS & LYS TEOG KPSS TUS KPDS Ehliyet Sınavı PMYO JANA

    Seçim esnek olup ilgili alanları seçiniz, Örneğin ehliyet sınavı için branş olarak matematik seçmeyiniz :)