Günümüz şartlarına göre sağlıklı bir çocuğa sahip olmanın şartları bile ağırken engelli bir çocuğa sahip olmanın çok daha zor şartları vardır. Ailelerin engelli bir çocuğa sahip olmaları hayatlarının en zorlu deneyimidir. Anne babalar engelli bir çocuğa sahip olduklarında hayal kırıklığı yaşarlar. Endişeye kapılıp öncelikle kendilerini veya sağlık ekibini suçlarlar. Çocukların bu durumunu kabul etmek ilk başta çok kolay olmaz hatta birkaç ay veya yıllarını alabilir. Engelli birey, toplumda kendi rolünü gerektiği gibi yerine getirememesi nedeniyle diğer insanların olumsuz sosyal tepkilerine hedef olabilir. Engelli olmak bireyin tüm hayatındaki yapacaklarını olumsuz yönde etkiler dışlanmasına kabul edileme durumuna düşmesine sebep olabilir. Oysa ki bu onun suçu değildir ve hepimiz geleceğin bir engelli vatandaşı olabiliriz. Bu durum çocuğun olduğu gibi aileninde sağlıklı bir şekilde sosyalleşmesini toplum içerisindeki durumlarını etkileyebilir. Çevrede ki insanların rahatsız edici bakışları ,ön yargılı düşünceleri ve acıma duygularını görmelerine mecbur bırakabilir.
Ailelerin engelli çocuklarından tek beklentisi gelecekte kendi kendine yeterli olabilmesi eğitimini en iyi şekilde alarak kendine yetecek duruma gelmesidir. Çoğunlukla aileler ben öldükten sonra çocuğum ne olacak kaygısına kapılır ve kendine yetebilecek duruma gelebilmesi için gerekli eğitimleri almasını sağlarlar. Aile , çocuğunun durumu ile umutsuz da olsa iyileşeceği konusunda mucize beklentiler içerisine girerler .
Engelli çocukların engel türüne ve derecesine aldığı eğitim farklılık gösterir. Hafif veya orta düzeyde engeli olan çocuklar normal okulda eğitim alabileceklerdir. Engeli ağır olan çocuklarda ise daha faydalı olacağı düşünülen özel rehabilitasyon eğitim okulları tercih edilir.
Bedensel engel: Bedensel engeli hafif olan çocuklar koltuk değneği veya tekerlekli sandalye ile çevresindeki okullara gidebilmektedir. Okullarda ki etkinliklere modern araç gereçler sayesinde katılabilmektediir.Yazı makineleri ve bilgisayarlar engelli çocukların ihtiyaçlarına göre ayarlanabiliyor ve özel kalem tutacakları yazmalarına yardımcı olabiliyo. Yapılan eğitim programları da çocukların ihtiyaçlarına ve öğrenme yeteneklerine göre hazırlanıyor.
Görme engeli:Görme bozukluklarının farklı sebepleri vardır. Görme engelli çocukların bazıları hiç göremez. Bazıları ise , görme duyuları zayıf olduğu için normal insan gibi yaşar ama hareketlerinde zorluk çeker. Görme engelliler çocuklarda sözcük, sayı ,noktalama işaretlerinin şekli kabartma noktaları biçiminde düzenlenmiş olan Braille alfabesi kullanılır. Braille alfabesi sayesinde çocuklar elleri ile kitap okuyabilir ve hazırlanmış özel yazı makinesi ile de yazı yazabilirler.
İşitme engeli: İşitme problemi olan çocuklar doğduklarından itibaren işitme engelli olmaları sebebi ile konuşmayı da öğrenemez ve “sağır dilsiz” olarak büyümek zorunda kalırlar. Bunun yanında çok az işitmelerine rağmen konuşulanı anlayıp cevap verebilenler de vardır. İşitme engeli ne yazık ki beraberinde iletişimsizliği de getirir. Elektronik işitme araçları sayesinde konuşmaların sesleri yükseltilir ve az işitenler daha rahat duyabilirler.
İşitme engelliler için çeşitli eğitimler uygulanır. Örneğin ; Çocuklara dudak hareketleri takibi ile dudak okuma yani “dudaktan okuma” öğretilir. Ve böylece dudakları izleyerek ses çıkarma alıştırmaları da yaptırılır bu şekilde konuşma öğretilmiş olur. Bir de alfabenin harflerini taklit edebilme yöntemi ile parmaklarla yapılan işaretleşmelerdir. İletişimi tam anlamıyla sağlamlaştırmak için bu yöntemlerden mutlaka yararlanmak gerekir.