İnsanlarda en çok görülen sağlık sorunlarından biri de gece altını ıslatma problemidir. Tıp dilinde Enuresis denilen hastalık çocuklarda çok sık görülmektedir. Çocuklarda sık görülmenin nedeni ise anne ve babadan yeteri kadar ilgi ve sevgi göremediklerini hissettikleri içindir. Eğer çocuğun belli bir hastalığından kaynaklanmıyorsa bu sorun o zaman çocuğa yeteri kadar sevgi gösterilmelidir. Altını ıslatma problemi sevgi yetersizliğinden kaynaklandığı gibi şeker hastalığı ve böbrek rahatsızlığından da kaynaklanmaktadır. Yapılan araştırmalar sonucu her 10 çocuktan 1’in de bu sağlık problemi görülmektedir. Eğer bu durum tedavi edilmez ise çocuğun günlük hayatını etkileyeceği gibi anne ve babanın da hayatını önemli derece de etkilemektedir.
Çocuklarda sıklıkla yaşana bu durum çok az oranda da olsa yetişkinlerde de yaşanmaktadır. Yetişkinlerde görülmesi bireyin en başta ruhsal sağlığını önemli derece de etkiler ve beraberinde sosyal hayatını ve iş hayatını da olumsuz etkilemektedir. Altını ıslatma rahatsızlığı en gelişmiş toplumlarda dahi görülebilmektedir. Bu durum etkisini uzun süre sürdürdüğü gibi kendiliğinden de yok olabilmektedir. Yalnız çok cık yaşanılan bu rahatsızlığın tedavisi eskiye nazaran daha kolaydır. En çok uygulanan psiko terapi yönteminde etkisi büyük oranda azaltılmaktadır. Bu konu ile alakalı sağlık seminerleri yapılmakta ve orada aileler bilgi edinebilmektedir. Çocukların sıklıkla yaşadı altını ıslatma probleminde çocuklar fazlaca etkilendiği için tedavi edilmelidir. Eğer ki tedavi edilmez ise, çocuk psikolojisi üzerine ciddi sorunlar ile karşılaşılır. Bu konu ile alakalı doktorlar aileleri ciddi anlamda uyarmaktadır. Çocuklar altını ıslattığı için rahatsızlık duyuyorsa mutlaka ilgili doktora başvurulmalıdır. Çoğu bireyde ergenlik dönemine kadar bu durum sürebilmektedir. Bireyin ergenlik çağında bu durumu yaşaması ciddi anlamda okul ve sosyal faaliyetlerini etkilemektedir. Özellikle bu durumun etkisi altında kalan bireyler genel anlamda ciddi sağlık problemleri yaşamaktadır. Bu durum karşısında ilk belirtiler fark edildiğinde hemen doktora başvurulmalıdır.
Bu hastalık en fazla çocuklarda görülmektedir. Çocuk hastalıkları arasında yer alan altını ıslatma hastalığı çok nadir yetişkinde görünmektedir. Özellikle yaşanılan rahatsızlıklar sonucu cerrahi müdahale geçiren bireylerde yaşanmaktadır. Bütün bunların yanında yatalak ve yaşlı bireylerde çok sık yaşanmaktadır. Genel anlamda yapılan araştırmada oranla çocuklarda fazla göründüğü tespit edilmiştir. Çocuklarda 2 yaşını geçtikten sonra fizyolojik gelişimi uygun olduğu için tuvalet alışkanlığı kazanmaya yönelmektedir. 3-4 yaş aralığında sağlıklı bir çocuk geceleri kuru kalmayı başarabilmektedir. İstisna durumlar da var tabi ki. Özellikle erkek çocuklarda kalıtsal bir durum olduğu için bu durum sık görünmektedir. İstatiksel açıdan bu durum kanıtlanmıştır. Altını ıslatma hastalığı eğer ailede geçmişte yaşanmış ise çocukta olma olasılığı %25 dir. Anne ve baba da yaşanmış ise çocukta görünme oranı%65 dir. Yaşanılan bu problem genetik olduğu zaman genel olarak ergenlik döneminde kendiliğinden yok olmaktadır.
Genel anlamda tehlike içermeyen bu hastalık eğer etkisini uzun süre gösterir ise genel sağlığı tehlikeye sokmaktadır. Bundan dolayı anne ve babalar çocukta bu problemi fark ettiği anda doktora başvurmalıdır. Sağlık açısından genel anlamda sorunlar oluşturan altını ıslatma hastalığı kişisel anlamda da ciddi problemler yaşatmaktadır. Öz güven ve sosyal fobi gibi psikiyatrik rahatsızlıklar oluşturur. Bu nedenle yaşanılan sağlık problemlerinin etkisi gün yüzüne çıkmadan çözümüne bakılmalıdır.
Altını ıslatma hastalığında çok yönlü tedaviler uygulanmaktadır. En sık uygulanan yöntemler arasında davranışsal uygulamalar, alarm cihazları yöntemi, psiko terapi ve ilaç tedavisi yer almaktadır. Bu yöntemlerde genelde başarılı sonuçlar alınmaktadır. Özellikle alarm cihazı ve psiko terapi yöntemleri kısa sürede altını ıslatma hastalıklarında kalıcı çözüm sağlamaktadır. Aile içi şiddetlerinde psikolojik olarak çok fazla etkilenen çocukların yaşadığı bir sağlık problemi olan altını ıslatma hastalığının yaşanmaması için anne ve babanın çocuklarına karşı davranışlarında dikkatli olmaları gereklidir. Uzmanlar bu konu ile alakalı özellikle anne-baba-çocuk ilişkisinin üzerini çizmektedir.