Göktürk Yazısını Öğrenme Kılavuzu
En güzel örneklerini Orhun ve Yenisey Yazıtları’nda gördüğümüz Göktürk yazısı, Türk yazı dilini yazılı kaynaklardan takip edebildiğimiz 7. yüzyıla kadar işlenmiş ve yazıtlarla bugünlere ulaşmıştır. Göktürk yazısı, Türklere ait olan Orhun alfabesi ile yazılmaktadır. Bu alfabe, Göktürkler‘den sonra 5-6 yüzyıl boyunca kullanılmış; fakat İslamiyet’in kabulü ile Türk yazısı bırakılmış ve Arap yazısına geçiş süreci başlamıştır.
Bin yıla yakın bir süre boyunca kaderine terk edilen Göktürk yazısı, ancak 19. yüzyılın ortalarında yabancı bilim adamları tarafından keşfedilmiştir. Yazıtları birçok ulus kendisine mal etmeye çalışmış; fakat Türk tamgaları (harfleri) çözülünce bu yazının Türklere ait olduğu anlaşılmıştır. Yabancı bilim adamları Orhun Yazıtları üzerinde araştırmalar yapmaya başladıktan -ne yazık ki- yıllar sonra, Türk dil bilimciler de yazıtların dili üzerine çalışmalar yapmaya başlamışlardır.
Günümüzde bütün milletler, öz tarihlerini, kültürlerini ve dillerini araştıran ve benliğinden – köklerinden kopmayan bir gençlik yaratmaya çalışmaktadır. TÜRK ulusuna mensup soylu gençler de, köklerini iyice araştırmalı ve oradan alacağı ışık ile bilinçlenmelidir. Çünkü Türk ulusu; kökleri mazide, gövdesi hâlde, dalları ve yaprakları istikbâlde olan köklü bir çınar gibidir. Köklerinden kopan bir ulus, benliğiyle birlikte varlığını da kaybeder.
Bu düşünceden hareketle, Türk gençlerine öz alfabemizi ve yazımızı öğretmek amacıyla Göktürk (Orhun) yazısını öğrenme kılavuzu hazırladım. Bu kılavuz, Göktürk yazısı hakkında genel bir bilgi ile başlayıp, Orhun alfabesindeki tamgaları, bu tamgaların kullanım ve yazım biçimleri hakkında bilgiler veriyor; Göktürk yazısının temellerini öğrettikten sonra ise örnek metinlerle öğrenilenleri pekiştiriyor. Kılavuzu her yaştan Türk anlayabilsin diye, yalın bir dille ve ayrıntıya girmeden oluşturmaya çalıştım. Göktürk yazısı hakkında ayrıntılı bilgi almak isterseniz, kılavuzun kaynaklar kısmında belirttiğim kitaplardan yararlanabilirsiniz.
Kılavuzu aşağıdaki bağlantıyı kullanarak bilgisayarınıza indirebilirsiniz. Kılavuzu görüntülemek için Adobe Reader (İndir!)) programının bilgisayarınızda yüklü olması gereklidir. TÜRK Ulusu’nun Göktürkler gibi acunu titretebilecek güce kavuşması için, lütfen bu kılavuzu çevrenizdekilerle paylaşın.
Bu çalışma, yüce TÜRK Budunu’na armağanımdır.
Yavuz TANYERİ
Güzel bir çalışma olmuş,teşekkür ederim.Yazı dilinde Latin ve Arap abecesini öğrendim.Aslımı öğrenmek çok daha güzel ve heyecan verici olacak.
Çok yararlı bir çalışma olmuş, sağolun, şu anda bir tek sorum var, yanıtlarsanız sevinirim; latin harflerindeki ünlüler bölümünün en alt kısmında “e” üzerinde nokta var ve bunun GökTürk abecesinde karşılığı var, bu tamganın neye yaradığını anlayamadım, ne olduğunu açıklayabilir misiniz?
Mete Emre,
Yorumun için teşekkür ederim. Bahsettiğin tamga, kapalı e sesini karşılayan ve bugün ölçünlü (standart) Türkçede bulunmayan bir harftir. Kapalı e, Eski Türkçedeki bazı sözcüklerde “i” sesiyle var olan; fakat sonradan ses değişimleriyle “e”ye dönüşen sesin, bugünkü Türkiye Türkçesinin ağızlarında “i” ile “e” arasında bir sesi karşılayan biçimidir.
Bir örnekle bu tamganın işlevini açıklayacak olursak: Eski Türkçede “biş” biçiminde bulunan “beş” sözcüğü, bugünkü Türkiye Türkçesinin ağızlarında “bėş” biçiminde söylenmektedir. “Yir” (yer) ve “vir-” (ver-” gibi sözcüklerde de kullanılan “e” sesi, “kapalı e”dir.
Muharrem Ergin, “kapalı e”yi şöyle açıklamaktadır:
Türkçe’de bilhassa konuşma dilinde açık e yanında bir de kapalı e vardır. Yalnız İstanbul Türkçesinde bir türlü, yani açık e kullanılır. Yukarıda da söylediğimiz gibi kapalı e, i – e değişikliğinin bir safhası olup açık e ile i arasında bir vokaldir. Aslında e olup da i’ye dönmüş vokaller ve bilhassa aslında i iken sonradan e’ye çevrilmiş bulunan vokaller bugün her bölgede kapalı e ile söylenmektedir. Yalnız İstanbul Türkçesi bu değişiklikleri ya hiç yapmamış, yahut da kapalı e’de durmadan diğer sese atlamıştır. el «memleket», yer, beş, ver- gibi aslında i’li olan kelimeler bütün ağızlarda bugün kapalı e ile söylenmekte; İstanbul Türkçesinde ise birincisi il şeklinde i ile, diğerleri açık e ile kullanılmaktadır. Diğer taraftan ağızlarda gey-, eğri, er-, gibi eskiden e’li olan kelimeler kapalı e ile kullanılırken İstanbul Türkçesinde i ile söylenmektedir. Ağızlar yabancı kelimelere bile kapalı e’yi sokmakta, fakat İstanbul Türkçesi onu yine atlamaktadır. Meselâ piş kelimesi ağızlarda kapalı e ile peş, İstanbul Türkçesinde ise açık e ile peş şeklinde kullanılmaktadır. Türkçe’ye giren yabancı kelimelerde böyle bir iki Türkçeleşme dışında, aslında olduğu gibi, kapalı e yoktur. Şunu da kaydedelim ki edebî dilde kapalı e kullanılmakta ve İstanbul Türkçesi de kapalı e’leri git gide benimsemektedir. Bu ise ağızların İstanbul Türkçesinin rağmine yazı diline yaptığı başlıca tesirlerden biridir.
Esenlikle…
Bu kılavuzu hazırlayan ve Türklüğünü unutmamaış herkese çok teşekkürler. Eşsiz bir çalışma.
Çok teşekürler inanın her okudum gün daha huzurlu oluyorum çünkü eksiklerimi tamamlayıyorum.
Böyle bir kaynağa ulaşabildiğim için ne kadar teşekkür etsem azdır.Emeğinize, gönlünüze sağlık.
Ben tek kelimeyle sitenizi çok beğendim.
Herkesin bu sitede ders çalışmasını isterim.
Böyle bir siteye,böyle bir kaynağa ulaştığım için çok mtluyum.Bu siteyi kim hazırlamış ise hazırlayan kişiye çok teşekkür ederim.İyi ki hazırlamış.Ayrıca ileti yazman yerinin hemen üstünde (İletinizi yazmadan önce,lütfen buraya dokunarak uyarıları okuyun!)yazıyor ve lütfen o uyarıları okuyun okuyun ki günümüzde kullandığımız,Türkçe mizi bozacak kelimeleri görün,görün ki yanlışlarımızı anlayalım.Arkadaşlar ben bu yorumu yaparken bazı noktalama işaretlerini doğru kullanmayıp,Türkçe kelimelerimizi yanlış yazmış olabilirim lütfen siz diğer yorumlarınızıbenim gibi yazmayın.
Sayın Yavuz Tanyeri,tarafınızdan hazırlanmış Orhun yazısını öğrenme kılavuzunu büyük bir heyecanla çalışıyorum.Artık kolaylıkla ve hemen yazıtları Türkçeye dökebiliyorum.Ancak onları yorumlamak sorununu aşamadım henüz.Ne yazık ki ata dilimiz Türkçemizi bilemediğimi anladım.Kelimeleri Divanü Lugati’t Türk’ten bakarak anlamaya çalışıyorum. Ancak burada da her kelimeyi bulamıyorum.Bana Orhun Kitabelerindeki yazıları araştırabileceğim kaynak/kaynaklar verebilir misiniz.
Bir de sizin kılavuzdan çalışırken (sayfa 10) Bilge Kağan Yazıtı Latince bölümünün başında Meng yılsıg…
diye başlayan bir paragraf var. Buradaki Meng -ben anlamında bir söz mü, yoksa yazım yanlışı var da doğrusu Neng’ mi olacak. Beni aydınlatırsanız sevinirim.
Size tekrar teşekkür etmek istiyorum. Bana gerçekten güzel ve anlamlı bir ufuk açtınız.
Saygılarımla.
Değerli Filiz Hanım,
Hazırladığımız kılavuzdan yararlanıyor olmanıza sevindim. Eski Türkçenin söz varlığına yabancı oluşumuz ve atalarımızın dilini anlayamayışımız gerçekten acıdır. Bunun için GökTürk dönemi Türkçesinin yalnızca yazısını öğrenmek yeterli değildir.
GökTürk dönemi Türkçesindeki sözcükleri, Cengiz Alyılmaz’ın “Eski Türkçenin Söz Varlığının Düz ve Ters Dizimi” adlı kitabında bulabilirsiniz. S. Gerard Clauson’un etimolojik sözlüğü de, Türkçenin 13. yüzyıla kadarki dönemindeki sözcükleri işlemektedir; fakat eser İngilizcedir.
Kılavuzun 10. sayfasında belirttiğiniz “Meng…” ile başlayan kısımda, bir yazım yanlışı yapılmış. O sözcük “neng” olmalıdır, ki “neng” sözcüğü “nesne, şey” anlamına gelmektedir.
İlginiz ve desteğiniz için teşekkür ederim.
Esen kalın…
Merhabalar:
Sayın Yavuz Tanyeri,çalışmalarınızı severek takip ediyorum.Klavuz gereçekten çok güzel bir çalışma bunu sitemde paylaşabilirmiyim.
Teşekkür ederim.
Erkan Bey,
Öncelikle ziyaretiniz ve yorumunuz için teşekkür ederim. Kılavuzu ağelinizde (sitenizde) paylaşabilirsiniz. Bundan mutluluk duyarız.
Çalışmalarınızda başarılar.
Esen kalın…
Sayın Yavuz TANYERİ
Çok güzel bir klavuz hazırlamışsınız elinize sağlık.
Ancak merak ettiğim birşey var.
GökTürk alfabesinin karakterlerini bulabileceğim bir yer var mı? Yani bilgisayar için yazı fontu.
Yazınızı ağelimde paylaştım 🙂
Tekrardan teşekkür ederim.
Çok teşekkür ederim. Biraz geçiktim teşekkür için ama hoşgörünüze sığınıyorum.
Timur Bey, desteğiniz için teşekkür ederim. GökTürk yazı fontunu buraya tıklayarak indirebilirsiniz.
Erkan Bey, ilginiz ve desteğiniz için teşekkürler.
TTK.
Siteniz çok güzel ama aradığım bazı notları bulamıyorum örneğin uygur ve GökTürk alfabelerinin özelliklerinin maddeler halinde arıyorum ama bulamıyorum. Lütfen yardımcı olun. Neyse inşallah bulurum ama lütfen bazı konuları maddeler halinde yaparanız daha güzel olacağına inanıyorum.
Eline sağlık be abi siz olmasaydınız ne yapardık? Ödevime çok yardımcı oldu tekrar teşekürler eliniz dert görmesin.
Öncelikle rehber için çok teşekkür ederim kandaşım.
Rehberi en kısa sürede çoğaltıp okuduğum lisede (Meram Anadolu Lisesi) dağıtmayı düşünüyorum. Hazırladığınız bu metinle bizim gibi genç beyinlere rehber olduğunuz için size tekrar, tekrar ve tekrar teşekkür ediyorum.
TTK
Elinize sağlık çok güzel olmuş. Sizden bir yardım istiyorum, ben Türk alfabesi kökeni diller üzerine sıfırdan başlamak üzere ileri bir seviyeye gelmek istiyorum. Hangi kitapları, hangi yolu nereden başlamamı önerirsiniz?
Sevgiler ve saygılar.
TANRI TÜRK’Ü KORUSUN VE YÜCELTSİN!
Özlem Hanım,
İlginiz için teşekkür ederim. Bahsettiğiniz konuda araştırma yapmak için, kılavuzun kaynakça bölümünde yer alan kitaplardan yararlanabilirsiniz. Bunun dışında Ahmet Bican Ercilasun’un “Örneklerle Bugünkü Türk Alfabeleri” adlı eserinden ve bu konuda yazılmış makalelerden yararlanabilirsiniz.
Ayrıca Haluk Tarcan’ın “Ön-Türk Uygarlığı” adlı eserinde ve Kazım Mirşan’ın muhtelif eserlerinde bu konulara değiniliyor. Bu kaynaklardan da yararlanabilirsiniz.
Esen kalın…