Seçim esnek olup ilgili alanları seçiniz, Örneğin ehliyet sınavı için branş olarak matematik seçmeyiniz :)
Merhabalar, ben cok beyendim sitenizi.
Ben kisaca hemen düsündüklerimi dile getirmek istiyorum izlinizle. -Öncelikle su Türkcemizin düzgün kullanilmamsi konusuna deginmek istiyorum, bir kac gün önce facebook ortanimda iste bu konu konusuldugunda, keyfi bir istek üzerine bile bile yanlis kullanmaktan bassedildi ve bende acaba face´ de hemen hemen her gün onca sey paylasiliyor da, neden Türk dil ve anlatim tarzinda bilgi paylasilimi yapilmiyor diye sormustum. Ama tabiki konusma yeri doygru yer degildi sanirim.
Sizinde face de bir sayfaniz var acaba siz böyle bir seyi yapmak istermisiniz? Atiyorum her gün bir konu paylassaniz gecnlerimiz icin ki en cok ben buna cok sevinirim. Bulundugun durum ve kosullarda ancak kendi basima calisirsam Türkcemi daha iyi gelistire bilirim. Bunun bilincindeyim. Ama korkumla yüzlesitigim deyse, hic bir zaman Türkcemi düzeltemeyecek misim gibi geliyor.
Ben bu hafta sonu sinava girecegim acik ögretimden. O sebbele sayfanizi buldum ve cok memnun kaldim.
Emegi olan herkeze cok tesekkür ederim.
Umarim söylemye calsitigim seyleri yanlis anlamassiniz.
Saygilarimla.
Bu yazılar TÜRK kültürünü benimsediğinizden mi ? Yoksa milliyetçi görüşünüz mü bunları yazmanız konusunda sizi dürtmekte ? Öncelikle bu merak konusu ?
İkincisi ” Tanrı Türk ‘ü korusun ” kelimesi açıkçası bana çok saçma geliyor. Allah(c.c.) demek ağır mı geliyor ?
Üçüncüsü bir öğretmensiniz; merak ediyorum bilgilerinizi ne şekilde aktarıyorsunuz?!? Lisedeki sınıf öğretmenimizin bir çok arkadaşımı sosyalist düşünceleriyle yıkmaya, eğitim dışındaki alanlarda yol aramalarına iten sınıf öğretmenim gibimisiniz? Edebiyat değil de ülkü ocakları mı temel felsefe ?
Sadece ilk bakışta düşündüğüm bir kaç soruydu. Hoşçakalın…
Fikir,
İlk sorunuzda “Türk kültürünü benimsediğinizden mi?” yoksa “Milliyetçi görüşünüzden mi?” bu yazıları yazdığımı sormuşsunuz. Öncelikle şunu söyleyeyim, bir Türk milliyetçisi, kuşkusuz ki Türk kültürünü benimseyen kişidir. Bunun için bu soruda bir çelişkinin ortaya çıktığını görebilirsiniz. Evet, ben Türk kültürünü şerefle benimsemiş bir Türk milliyetçisi olduğum için bu yazıları yazıyorum. Fakat yukarıda yazı yazmamın aynı zamanda bildiğimi paylaşma güdüsü ve kendimi geliştirme çabası olduğunu da belirttiğimi hatırlatırım.
İkinci konu üzerinde birçok yerde düşüncelerimi paylaştım. Bu konuda bilgi edinmek için “Din Dilinin Türkçeleştirilmesi” veya “Kutsal Dil Var mıdır?” başlıklı yazılarıma bakabilirsiniz. Yazıların yorum kısmında da tekrar ettiğim üzere, Arapça kökenli “Allah” sözcüğünü kullanmaktansa, Türkçe kökenli “Tanrı” sözcüğünü kullanmanın doğru olduğunu düşünüyorum. Sonuçta iki ad da Yaratıcıyı çağrıştırıyorsa, sizin sindiremediğiniz şey nedir?
Ayrıca madem üçüncü soruda belirttiğiniz üzere “baskıcı tutumlardan” veya bir kişinin düşüncelerini başkalarına zorla kabul ettirmesinden (empoze etmesinden) hoşlanmıyorsunuz; neden bana “Tanrı” yerine “Allah” adını kullanmam için baskı yapıyorsunuz? Bırakın ben inandığım üzere Tanrı diyeyim, değil mi?
Üçüncü sorunuza gelince, kişiliğime önyargı ile yaklaştığınızı söyleyebilirim. Öncelikle Türkçülüğün siyasetten uzak bir ülkülem (ideoloji) olduğunu öğrenmeniz gerekiyor. Ben herhangi bir siyasi partiye üye değilim veya hayatım boyunca hiçbir partinin koyu bir hayranı olmadım. Bunun için beni “ülkü ocaklarından çıkma” olarak tanımlamaya hakkınız olmadığı gibi, bu yargıya varınışınızın haklı bir nedeni de ortada yok. Ayrıca ülkü ocaklarıyla herhangi bir bağlantım yok ve olmadı. Ben Nihal Atsız ve Atatürk gibi önderlerin izinden yürümeye çalışan, bir bozkurt balasıyım, hepsi bu…
Eğitime gelince, uyuşuk beyinli Türk gençliğini titreyip kendilerine getirmek için elimden geleni yapıyorum. Fakat bunun için lise öğretmeninizin işe yaramaz yollarından daha özgün ve yararlı yöntemleri kullanıyorum. Bunları burada anlatacak kadar vaktim olmadığından, isterseniz yöntemlerimi sizin üzerinizde uygulamalı olarak öğretebilirim. (:
Kök Tengri TÜRK’ü korusun!
evet milliyetçi olduğunuz çok açık gerçekten 🙂
Yorumun sonundaki cümle şu : ” Sadece ilk bakışta düşündüğüm bir kaç soruydu. Hoşçakalın… ”
Nerede baskı, nerede önyargı, uygulama bu bilgilerinizi aktarma gereği hissettiniz anlamadım.
Bakın bir bilgiyi insanlara aktarabilmek gerçekten taktir ettiğim bir husustur… Ancak sizin benim yaptığım YORUMa bile bu kadar agresif yanıt vermeniz bu liseli gençliğin neden bu kadar uyuşuk beyinli olduğunu anlamamıza yetiyor…
Türk gençliği uyuşuk beyinli değil ! Bu sizin birkaç yüz lise öğrencisi ile elde edebileceğiniz bir kanı da değil !
Bilgilerinizin yaşayışlarınızla birlikte olgunlaşması dileklerimle…
Esen kalın…
Senin için ancak tek bir söz söylenebilir. Seni kutluyor ve anlından öpüyorum.
Çok güzel bir site yapmışsınız tebrik ederim.
Merhaba ,
Balkonda oturup, kızıma; Köroğlu Destanı vardır biliyor musun? diye sorup olumlu cevap alamadığımdan ilk kısımlarını anlattım.Fakat yanlışlık yapmamak için internete bakalım dedim.İlk çıkan sizin siteniz oldu.Sonra kendim için diğer Türk Destanlarını tekrar hatırlamakta fayda var düşüncesiyle göz gezdirdim.Daha sonra İdealist kişiliğinizi yansıtan yazınızı gördüm.Genç arkadaşım,kardeşim;size inandığınız değerler ışığında aydınlık bir yol dilerim.Bir altta yer alan neden ALLAH değil de TANRI? kelimesini kullanıyorsunuz diyenlere ise keşke Dede Korkut Efsanelerini okusalarmış çocukken diyorum.Aslına sadık kalınan,Arapça_Farsça katılmamış Öz Türkçe ile yazılı muhteşem Efsaneleri.Belki o zaman TENGRİ kelimesinin Tanrı kelimesi olduğunu yani bazılarının dediği gibi gavurca olmadığını öğrenebilselermiş……6.Sınıfta Türkçe öğretmenim benim okuma aşkıma karşılık Sahaflar Çarşısından Dede Korkut Hikayeleri isimli kitabı hediye etmişti…O Öğretmenimi aradan 27 yıl geçmesine rağmen sevgiyle ve minnetle hatırladım.Ve ne mutlu ki 28 yıl sonra ,uzun aramalar neticesinde kendisine ulaşıp hala nasıl andığımı,kendisine nasıl saygı ve sevgi duyduğumu anlatma fırsatını buldum….Dilerim herşey gönlünüze göre olsun.Yolunuz açık olsun.
NE MUTLU TÜRK’ÜM DİYENE!
(Not: İmla hatalarım umuyorum fazla değildir.Kendimi sınava girmiş gibi hissettim.)
Gerçekten çok güzel ve faydalı bir site hazırlamışsınız. Tüm içtenliğimle tebrik ediyorum.
Başarılar dilerim.
Muhterem Sayfa Sahibi,
Sayfanız fevkalade. Tasarım ve içeriğe diyecek yok.
“Tanrı”nın (tanyeri kelimesinin uydurmacası olur kendisi ve Kök Tengri’nin ne idüğü hakkında mâlumatımızı pekiştirir ilh…)koruması gereken ırkın hangisi olmaklığı hususunda yol gösterme gayretleriniz de takdire şâyan. Maazallah, Tengri o kadar işin gücün arasında… cık cık cık:)
Şaka bir yana, kendimi Nurullah Ataç’ın zorlama “betik”lerini kıraat ediyor zannettim bir an için. Dil hususunda hassas olmak, elbette ki takdir edilesi bir inceliktir, zarafettir. Lâkin, dilin yaşayan bir varlık olduğu hakikatinin göz ardı edilmesi de “Lisaniyat” ilmine hakarettir zannımca. Dilin kural almaklığı dışında her türlü alışverişini mübah sayan “filolog”larımızın da kemiklerini düşünmek lazım.
Bin yıldan fazla bir süredir lisınımızda varlığını sürdüren kelimelerimizi, kelamımızın incilerini, cam parçaları hükmünde dahi olmayan “huruf garabeti” seslerle takas etmek, çok da insafa uygun gibi gelmiyor doğrusu.
Ecnebi lisanına karşı olmaklığınız mevzuunda hemfikiriz. Eyvallah, lakin irfanımızın, umranımızın el emeği, alın teri, göz yaşıyla yoğrulmuş, ecdad kanıyla hayat bulmuş, lisanımıza; “ağzımızdaki ana sütü”müze karşı biraz daha insaf…
Muhabbetle.
Yusuf Bey,
Yorumunuzla düşüncelerinizi belirttiğiniz için teşekkür ederim. Kullandığınız sözcüklerden anladığım kadarıyla, daha önce de hakkında açıklama yaptığım Osmanlıca adlı ne idüğü belirsiz dilin hayranlarındansınız. Düşüncelerinize saygı duyarım; fakat bu sizin güzelim Türkçemizi bir yana atıp Araplar veya Farslar gibi konuşma özleminizi onaylayacağım anlamına gelmez.
Eğer ayrıntılı olarak yazılarımızı incelediyseniz, biz yabancı kökenli tüm sözcüklere doğrudan karşı tutum sergileyen kişiler değiliz. Yalnızca Türkçe karşılığı olan yabancı sözcükleri kullanmama yönünde bir bilinç geliştirmeye çalışıyoruz. Bu da milli bilincin en doğal gereğidir diye düşünüyorum.
Yazdıklarımızda hiçbir aşırılık bulunmadığı hâlde bunları bir “betik” olarak görmenizi sağladıysak, mutlu olurum. İleride daha fazlasını gördüğünüzde bunu nasıl yorumlayacağınızı da merak ediyorum. (:
Tanrı sözcüğünün kökenine dair uydurma tezler öne süreceğinize, Allah sözcüğünün kökeninin arapların taptığı putlardan birinin adı olduğunu veya Yahudilerin de bunu kullandığını söylesenize!
Kusura bakmayın; fakat biz kurtuluşun “ÖZ”de olacağına inandığımız için, sonuna kadar öz Türkçeciyiz. Bu tutum bize şeref verir, TÜRK budununu yüceltir. Siz uydurma olmayan (!) kelimelerinizle risale yazmaya devam edin…
Kök Tengri TÜRK’ü korusun!
Muhterem Orkun Bey,
https://www.bilgicik.com/yazi/osmanlica-nedir/
uzantıda verilen çalışmanızı daha evvel okumuştum, bir kez daha kıraat ettim. Lisaniyat otoritesi olan hocalarımızın bile “kırk düşün, bir söyle” kabilinden fikir beyanında bulundukları bir alanla ilgili bu kadar keskin ifadeler kullanmanız, bu kadar kesin hükümlere varmanız düşündürücü doğrusu. Söz konusu metni kaleme alan kişi merhum Osman Nedim Tuna yahut Muharrem Ergin olsaydı, şapkamızı önümüze koyar, “acaba” diye düşünmeye başlardık. Kaldı ki adı geçen hocalarımız bile bu konularda ihtiyatlı konuşmayı tercih etmişlerdir. Lisan-ı Osmanî’yi bir kabile lehçesi gibi göstermek gayretinizi Üstad Yahya Kemal görmüş olsaydı ne derdi bilemem ama, Ahmet Haşim: “melâli anlamayan nesle âşina değiliz” deyip, isyan ederdi herhalde.
Hele M. Kemal… Nutuk’unu yazarken kullandığı dilin böylesine tezyif edildiğini, böylesine hakarete uğradığını görseydi pek de mesut olmazdı herhalde. Ne kadar yanlış anlaşıldığına isyan etmez miydi sahi? Harf İnkılabı’nı yaparken, dildeki sözcüklerin katlini kast etmemişti herhalde… Sahi, Nutuk’u okuyan Öz Türkçe’ci bir Türk genci ne hisseder acaba? Vatanın kurtulmasında ve kurulmasında büyük hizmetleri olan bir askeri dehanın yazdıklarını okuyamamanın hüznünü mü yaşar yoksa?
Öz Türkçe konusundaki hassasiyetinizi saygıyla karşılıyor, doğrularınızı savunma hususundaki gayretinizi tebrik ediyorum. Lakin şunu da takdir edersiniz ki, eğer bir konu hakkında fikir beyan ediyor ya da bir kitleye hitap ediyorsanız, o insanlardan müspet yahut menfi geri dönüşler mutlaka olacaktır. Yazdığım mesajda, bir latife dışında sizi ve fikirlerinizi rencide edecek bir yaklaşımım yokken, sert bir üslupla cevap vermekliğiniz şaşırttı beni doğrusu. Farklı fikirlerin karşılaşmasının insanları aydınlatacak en mühim faaliyetler olduğuna inananlardanım. Zaten bu inancım sebebiyle fikir beyanında bulundum.
Allah kelimesiyle ilgili, Elmalılı M. Hamdi Yazır’ın tefsirine göz atarsanız, “Allah” lafzının kullanımı ve diğer ehli kitabın bu lafzı ne şekilde kullandığı konusundaki yanlış hükümlerden arınmış olursunuz zannımca.
http://www.sorularlaislamiyet.com/index.php?id=23113&s=show_qna
http://www.haber7.com/haber/20080709/Allah-kelimesinin-kokeni-nedir.php
Uzantılardaki yazıların da aydınlatıcı olacağını düşünüyorum.
Biz, dilin yaşayan bir varlık olduğunu bilir, asla müdahale kabul etmeyeceğine inanırız. Doğal seyri içindeki tekamül ve evrimine eyvallah. Lakin dışarıdan dile dayatmaların yapılması üzer bizleri.
Risale yazmıyoruz, lakin yazılan güzel eserleri okumayı seviyoruz.
Muhabbetle.
Çok güzel bir site.
Başarılar diliyorum.
Orkun bey merhaba.Biyografinizden anladığım kadarıyla ülkücü bir kardeşimizsiniz.Dini etnik kimliğinizin üzerine çıkarmadığınız için sizi ayrıca kutlarım.Benim ilgimi çeken yönünüz bir ülkücünün alevi kardeşlerimiz için doğru bilgiler verip mezhep düşmanlığı yapmayan objektif bir bakışınızın olması ve bilgileri kaynağından yayınlamanız.Ben bir sosyalist olarak sizi tekrar kutluyorum ve sizin tüm milliyetçilere örnek olduğunuzu umuyorum. HEPİMİZİN….
Bu sitenin bu aşamaya gelmesinde emeği olan bütün kardeşlerimi kutlar,başarılarının daim olmasını dilerim. Yüce Allah(cc) sizlerden razı olsun.
Tanrı sözcüğünün kökenine dair uydurma tezler öne süreceğinize, Allah sözcüğünün kökeninin arapların taptığı putlardan birinin adı olduğunu veya Yahudilerin de bunu kullandığını söylesenize!
Bu paragrafınızı üzülerek okudum. Yazıklar olsun sizeki kendinizi öğretmen olarak tanımlamışsınız. Sizin öğretmen olabilmeniz için önce saygıyı sonrada kendinizi öğrenmeniz lazım.
Ne yani hayat kadınları var diye bütün kadınlar mı? hayat kadını.
Sizin inanışınızın ne olduğunu bilmiyorum ama Allah kelimesini bu kadar basite almanız hiç hoş değil.
İyi günler siteniz çok ama çok güzel olmuş. Ellerinize sağlık bir Türk sitesine uygun bir site bu site de her şey var bilmece, oyun, bilgi, test… ve daha bir sürü şey kısaca sitenizi çok beğendim ve çoğu arkadaşıma önereceğim saygılarımla ve sevgilerimle. 🙂
Öncelikle böyle bir site yaptıpınız için sizlere teşekkür ederim. Ama daha da güzel bilgiler eklerseniz sitenizin dahada güzel olacağını düşünüyorum…
Saygı değer Orkun Kutlu beyefendi, sitenize tesadüfen rasladım ve inceledim tek kelime sizinle gurur duydum. Çalışmalarınızda başarılarınızın devamını diliyorum. sevgi ve saygılarımla..
Tanrı TÜRK’ü korusun!
Münevver Düver
Araştırmacı,Yazar, şair
Bu site çok güzel olmuş emeği geçen herkese teşekkür ederim.Bütün Türkçe ödevlerimi buradan yapıyorum..
Orkun Bey,
Siteniz gerçektende çok güzel.Kim ne derse desin ‘TÜRKÇE’ bir site bu. Kimse kusura bakmasın ama Yusuf Beyin dediği lafı hiç bir şekilde onaylamadım.Osmanlıcaya özlemi olabilir ama biz artık TÜRK alfabesine sahibiz.Türkçe konuşuyoruz.Turqche değil.
Sonuna dek arkanızdayım Orkun Bey..!