Nene Hatun…
(Niyazi Yıldırım Gençosmanoğlu)
Tâze gelin iken onsekizimde
İki göğcek bala iki dizimde
Ve iki damla yaş iki gözümde
Doksan üç gününden hatırladığım.
Ruhumun sururu oğlumla kızım
Mürvetim, devletim, sevincim, sızım…
İki can yoldaşım, Elifle, Kâzım..
Şaçlarını tel tel ıtırladığım.
Komazlar ki çifte kuzu meleye
Derler düşman gelmiş Çanakkale’ye
Yadımda oğlumu o velveleye
Ayet el Kürsi’yle poturladığım
Düşmanı kahredip dönsün diye tez
Yadımda..Kırklara adadığım bez..
Konuya-komşuya haftada 3 kez
İnce ekmek açıp fetirlediğim.
Ap akça mektublar gözledim.Gelmez.
Bağrımın başını közledim gelmez..
”Anam” deyişini özledim.Gelmez..
Ap akça sütümle baturladığım.
Şehitlik şerbeti içti dediler..
İçti ve öteye uçtu dediler.
Ne mezarın belli, ne düştüğün yer
Ey can konağımda yatırladığım! ..
Ey can konağımda kadri ziyâde…
O, aydan, güneşden bedri ziyâde.
Peygamber katına ulaştı mı de
Doksanüç harbinde Aziziye’de
Moskof kafirini satırladığım
BEN NENE HATUN HAKKINDA BİLGİ İSTİYORUM. YAYINLARSANIZ SEVİNİRİM. 🙂