Bu tarz yanlışlar, içinde ortak öğe bulunan sıralı, bağlı veya birleşik cümlelerde karşımıza çıkar. Bu yanlışlıklar iki yönlüdür: Öğe eksikliği veya öğe fazlalığı.
Sıralı, bağlı veya birleşik cümlelerde ortak kullanılan sözcük veya sözler diğer cümlelerin de öğesine uymalıdır.
Aksi takdirde sözünü ettiğimiz anlatım bozukluğu meydana gelir.
Örnek
“Zeki, kitapları topladı ve rafa yerleştirdi. cümlesinde “Zeki ve kitapları” ifadesi her iki cümle için de ortak kullanılmıştır. Bu iki ifade her iki cümleye de uymaktadır. Bu, doğru bir cümledir.
Örnek
“Zeki kitaplara yöneldi ve okumaya başladı.” cümlesi ise yanlıştır; çünkü “kitaplara” sözü “okumaya başladı.” ifadesine uymamaktadır. Doğrusu “Zeki kitaplara yöneldi ve onları okumaya başladı.” olmalıdır. Bu yüzden bu cümlede öğe eksikliği söz konusudur.
Örnek
Zeki, kitapları aldı, onları rafa koydu. cümlesinde öğe eksikliği olmamakla birlikte ‘onları' sözcüğü gereksizdir. Zira ‘kitapları' sözü her iki cümleye de zaten uymaktadır.
Yukarıdaki örneklerde de görüldüğü gibi öğe yanlışları eksiklik veya fazlalık olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu yanlışlıklar her öğe için geçerlidir.