Onaylanmayacak Yorumlar!
Keşke sizler böylesi tutumlar izlemeseydiniz de, ben de bu yazıyı yazmasaydım. Fakat bu konuda daha bilinçli olmanız için bir “uyarı” niteliğindeki bu yazı ile, sizleri Türkçemizi doğru ve güzel kullanmaya davet edeceğim. Dilimize gereken önemi ve değeri vererek takdir edilecek yorumlar gönderenlerden, onları böyle bir konu ile muhatap edebilme olasılığıma karşı özür diliyorum.
Bu ağeline her gün binlerce kişi giriyor ve yüzlerce yorum gönderiliyor. Yorumların hepsini günlük olarak okuyup onaylamanın sıkıntısını geçerek, yorumlarda kaç defa belirttiğimiz hâlde düzelmeyen yazım ve anlatım bozukluklarına dikkat çekmek istiyorum. Bir yazıya yorum yaparken, öncelikle “Bu yorumu niçin yapıyorum?” diye kendinize sormanız gerekiyor. Çünkü her gün klavyenin tuşlarına rastgele basıp yorum gönderenleri görüyorum. Ne yapmaya çalıştıklarını anlamıyorum; fakat bu davranışla hem kendilerini boş yere zahmete sokuyorlar hem de yorumları onaylayan bizleri…
Yorum yazarken dikkat edilmesi gereken diğer bir nokta ise, yazdıklarınızın yazara veya diğer okuyuculara bir şeyler “düşündürme / kazandırma” amacı taşıması gerektiğidir. “Çok beğendim.” veya “Hiç güzel olmamış.” diye kısa kısa yorumlar göndermektense, yazıyı niye çok beğendiğinizi veya yazının neden güzel olmadığını açıklamaya çalışırsanız, bu konuda sesinize kulak verecek birileri çıkabilir. Ayrıca yorumlar sadece “teşekkür etmek” veya “istekte bulunmak” için gönderilmemelidir. Sizden önce yorum yazanların istekleri göz önüne alınarak onlara yardımcı olacak içerik yorumlarla gönderilebilinir ki bunlara çok sık şahit oluyoruz. (*) Belli konuları açıklayan yazılarda eksik gördüğünüz yerleri yorumla eklemeniz de anlamlı bir davranış olacaktır. Hem böylece “paylaşıma” değer verdiğinizi görünür bir biçimde ortaya koyacak hem de diğer arkadaşlarınızı paylaşıma davet ederek bu ağ kümesini paylaşımcı insanların bulunduğu bir “bilgi edinme ortamı” hâline getirebilirsiniz.
Değinmek istediğim en önemli şey ise, iletilerin yazılma biçimi. Kaç yerde “Türkçeyi ‘Türk'çe kullanın!” diye uyarıda bulunduğumuz hâlde, birçok kişinin uyarıları önemsediği yok. Evet, yorum alanına uyarı bağlantısını koyduktan sonra yapılan yorumlarda gözle görülür düzeyde bir iyileşme oldu; fakat “yaw, yoq, saol, güsel, ii, yha…” gibi sözcük kırmalarının hâlâ kullanıldığını görmek, bizleri gerçekten çok üzüyor. Bazıları ise sırf yazıya estetik kazandırmak için “β, Є” gibi bizim alfabemizde bulunmayan harfleri, iletilerinde kullanıyorlar. Bu da hiç doğru değil. Ayrıca çok az ve bilinçli insanlar “noktalama işaretlerini” kullanıyorlar. Zaten noktalama işaretlerini dikkatlice kullanan insanların çoğu, sözcüklerin yazımlarına da dikkat ediyorlar. Cümle bittiğinde en sona uygun bir noktalama işareti (. , ? ! …) koymak çok mu zor geliyor acaba size, anlamış değilim.
Lütfen, yorumlarında Türkçe yazım, anlatım ve noktalama kurallarına uymayanlar, “buradaki” uyarıları dikkatlice okuyup Türkçenin genel özelliklerini göz ardı etmeden iletiler göndersinler. Zaten almış olduğum bir kararla, bugüne kadar hep düzelterek yayımladığım yorumlarda artık çok nadir düzeltmeler yapacağım. Gönderilen yorumlardan, içinde “q, w, x” gibi Türk alfabesinde bulunmayan harfleri barındıranları ve kesinlikle karşı çıktığımız “yha, yoq, güsel, bi…” gibi kullanımları içerenleri, çok önemli ve anlamlı bir şeyi anlatıyorsa bile hiç düşünmeden sileceğim! Bunun için Türkçeyi yerden yere vuracak iletiler gönderip de, sonradan “Niye benim yorumum onaylanmadı?” diye sormayın.
Arındırılmış ve doğru kullanılan bir Türkçe ile yeniden görüşmek dileğiyle.
Esenlikle kalın…
Öncelikle bu yazıyı yazanın ellerine sağlık. Gerçekten dilimize ve Türkçemize bu kadar değer vermeniz çok hoş, ama herkesten dört dörtlük konuşma beklemeyin. Bu dünyada okuma veya yazma bilmeyen milyonlarca insan var. Evet dilimize dikkat etmeliyiz ama artık insanların o sizlerin dedi yaw vb… kelimeler kolaylarına geliyor. İnsanlar nasıl kolaylarına gelirse öyle konusur ama insallah ilerde herkes okuma, yazma bilir ve daha güzel konusur. Eminim ki simdi benim de bir sürü yanlısım var; ama onlar emin olun ki ben veya baskası zaman gectikçe düzeltecektir. TEŞEKKÜRLER…
Adem,
Yorumun için teşekkür ederim. Söylediklerinin bir kısmına katılıyorum. Herkesten dilimiz için aynı duyarlılığı göstermesini beklemiyorum zaten. Dikkat edersen, ben yazıda Türkçenin genel kurallarına çook özen göstererek yazılamıyorsa bile, dilimizin “çarpıtılmaması” boyutunu vurgulamaya çalışmıştım. Olabilir, buraya yorum yazanlar henüz küçük yaşta olup genel kurallardan habersizdir veya klavyeyi güzelce kullanamadığı için bazı işaretlemelerden ve uzun yazımlardan kaçınıyordur; fakat bu kişilerin bu eksikleri, dilimizi yerden yere vuracak biçimde kullanmaları için onlara hak kazandırmıyor.
Okuma yazma bilmeyen insanlara değinmişsiniz. Eğer ki kişi okuma yazma bilmiyorsa, “Burada ne işi var?” diye düşünürüm ben. Çünkü burada “görsel” veya “işitsel” bilgilerden / kaynaklardan çok, “yazı” temelli bilgiler bulunuyor. Ayrıca bu anlamsız ve biçimsiz yorumlar da hep öğrencilerin klavyesinden çıkıyor. Bunu da belirtmek gerektiğini düşünüyorum.
Bakın, siz de genel kurallara uymayan bazı kullanımlarla oluşturmuştunuz iletinizi. Fakat siz, Türkçeyi “Turqche” yapmadığınız için hatalarınızı “olası” hatalar olarak kabul etmek pek de zor olmadı.
Esenlikle…
Yavuz abi haklısın, çünkü bu tür hataları yapan kişiler olası hatalar dışında hatalarla hareket ediyorlar. Bir kişi yorum yazarken bilmediği için noktalama işaretlerini yanlış kullanabilir, ona zaten kimsenin sözü olmaz. Fakat bu insanlar herhalde w x q gibi harflerin Türkçede olmadığını biliyorlar. Bunları kullananların öğrencilerin olması başlı başına bir sorun. Gençlik çok özenti duymaya başladı Avrupaya… Gerek giyimde, gerek konuşmada, gerek yazmada.
Haklısınız, özür diliyoruz. Bir daha olmayacağından emin olun.
Merhaba;
Hiç bir sitede Türkçenin bu kadar dikkatli şekilde kullanıldığını / kullanılması yönünde de ziyaretçilerin bilgilendirildiğini görmedim. Siteniz den daha önce istifade etmiş ancak içerik olarak çok fazla dikkat etmemiştim. Bu konulara karşı hassasiyet sahibi çok sevdiğim ve saydığım değerli bir büyüğüm (yöneticim) sayesinde sitenizi içerik ve yayın politikası bakımından mercek altına almış bulunmaktayım. Siteniz içerik olarak enfes bir düzendedir ve bu konuda sizi tebrik ediyor, çıkmış olduğunuz yolda başarılar diliyorum.
Değerli Günay dildaşım,
Tükçeyi yozlaştırma yarışı içine giren kendini bilmezlerin olduğu bir dönemde, en azından bizim gibi ağ üzerinde etkin olan ve dil / ulus bilincine sahip insanların Türkçe konusunda duyarlı olması gerektiğini düşünüyorum. Ayrıca Türkçemizi koruyup, onu güzel günlere en güçlü biçimde ulaştırmak, bence her Türk’ün görevidir.
Sizin de üzerinde çalıştığınız ağ kümesi, özellikle tasarım açısından takdir edilecek düzeydedir. Çalışmanız, seçkin konuklarla güzel bir “bilgi evi” oluşturabilmek için iyi bir başlangıç bence.
Sanal ortamda sizin gibi Türkçe duyarlılığı taşıyan dildaşlarımla bağlantı içerisinde olmak ve gençlerimize doğru bilgi kaynakları sunabilmek için yardımlaşmak isterim.
Esen kalın…
Kesinlikle katılıyorum. Ayrıca bu tür yazılar, karakterler kullanan insanları ŞİDDETLE KINIYORUM. Resmen GÜZEL TÜRKÇE’miz kirleniyor. Resmen bu şahıslar başka toplumlara ÖZENİYOR.
Globalleşen dünyamızda birbirinden renkli ve çeşitli bütün halkların dillerine saygı duyuyorum. Unutulmamalıdır ki bir dil, koca bir milletin kültürünü taşımaktadır; bu yaşanılan acıların ve sevinçlerin eseridir. Ben bir ingilizce öğretmeni olarak Türkçenin özgünlüğüne hayranım. Bu özgünlüğün korunmasından yanayım. Her dil kendi kurallarıyla özgündür.
Gerçekten çok haklısınız. Çok teşekkür ediyorum. Aynı hatalar mesaj atarken de yapılıyor. Bu yüzden birçok arkadaşımla tartıştık. Zaten ne yazıldığı anlaşılmıyor.
LÜTFEN TÜKÇE YAZIN!
İyi Günler!
Çok haklısınız. Bir de emo diye bir tarz çıkmış, sizin dediğinizden daha berbat konuşuyorlar. Yani resmen Türkçe’yi katlediyorlar… Sırf özentilik, başka bir şey değil…
Güzel olmuş güzel, ellerinize sağlık.
Çok haklısın Yavuz abi. Biz güzel ülkemiz Türkiye’de yaşıyoruz. Bizim dilimiz Türkçe. Farkındaysanız Türkiye’nin “Türk” kelimesi Türkçe’nin “Türk’ü” ile aynı yazılış ve anlamda. Bu yaw, yha, zuhaha, teq vb. kelimeler başka ülkelerden özenti olarak kullanılmaktadır. Hani Türkçe daha zor, bu da işlerine geldiği için kullanıyorlar. Ayriyetten “Messenger” denen yazılım yüzünden. Bu yazı tarzlarına, zaten Türkçe üzerinde okumuş profösörler “Messenger” dili diyorlar. Benim düşüncem, keşke Türk’ler tarafından “Messenger’da” yha, oyh gibi kelimeler kullanıldığında göndermese hata verdirtse ne güzel olurdu. Gençliğin bir bölümü, bakın bir bölümü diyorum zamanlarının çok fazla bir bölümünü “Messenger’da” harcıyorlar bu yüzden bu örneği verdim. Ama her şey ama her şey insanda bitiyor Yavuz abi. Türkiye’de yaşıyorsan ya düzgün Türkçe bileceksin, ya da gideceksin…
Bu bir çıkışma gibi oluyor ama doğru. Bakın İngiliz’ler dillerine nasıl sahip çıkıyorlar. Biz neden çıkmayalım. Kolayımıza geliyor derlerse şaşırmayın. Ya Türkçe zor mu ya. Allah Allah. Neyse ben çok konuştum özür dilerim. Yani kısaca özetlerse en doğrusunu yapıyorsun Yavuz abi… Sağlıcakla kalman dileği ile.
Lütfen artık koruyalım Türkçemizi. Başka dillere özenmeyelim. (inglizce gbi) Lütfen artık!
Bence çok güzel bir yazı ama tam test çözeceğim bu yazı geliyor. Lütfen öneme alın, teşekür ederim. +bayrak
Çok şanslı günümdeymişim ki böyle muhteşem bir siteye rastladım. Artık ödev araştırmalarımda bakacağım ilk adres burası olacak. EKLEMENİZİ İSTEDİĞİM ŞEYLER OLURSA EKLER MİSİNİZ?
Evet sayın Tanyeri, sözleriniz ve düşünceleriniz, ikazlarınız çok isabetli. Ama anlayana sivrisinek saz, anlamayana davul zurna az demişler. Hani doğayı katlediyoruz ya, Türkçe’yi katletmeye daha çok gayret ediyoruz sanki. Ben demiyorum kendim Türkçe’mizi çok iyi kullanıyorum. Ama gayret ediyorum, caba gösteriyorum, dikkat ediyorum ki kötü örnek olmayayım diye. Neden insanlar kendi öz dillerini katlederler ki. Özenti herhalde. Neye özenti onuda anlayabilmiş değilim. Msn de yazışırken gönderilen kısaltılmış kelimeler bile garibime gidiyor. Herhalde bu zamanın insanı değilim, yanlış boyutdayım diyorum kendime. Şunu çok iyi biliyorum ki; kendi kendine yardım etmeyi bilmeyene, hiç kimse yardım edemez. Esenlikle kalınız.
Bu uyarı yazısını kaç kişi dikkate aldı ya da daha önemlisi okudu bilemiyorum;ancak dikkat edilemsi gereken bir yazı olduğunu belirtmek isterim. Nedense bazı insanlara Türkçe yazmak zor geliyor. ”Güzel” yazmak ”güzel” yazmaktan daha mı zor ya da ”yha” yazmak ne katıyor yazınıza… Lütfen bu uyarıyı dikkate alalım. İnsanlara yararlı olabilmek için yaptığımız yorumların böyle anlamsız sözcükler yüzünden ve birkaç basit imla hatasına uymamak yüzünden yayımlanmamasına neden olmayalım. Yazdıkarımızdan herkes yararlanabilsin.
Cok guzel bir noktaya deginmenize ragmen, elestrileri sadece insanlarda toplamanin yanlis oldugu kanisindayim.
Herkes biliyor ki, bu egitim okul yillarinda basliyor. Ancak verilen egitimde ogretmenlerimiz bu konuya ne kadar deginiyor? Bu temalari ne kadar isliyor?
Bence problemin kaynagi burasi.
Saygilar.
(Klavyemde Turkce karakter bulunmadigi icin uzgunum.)
Çok güzel yazmışsınız da yazdığınız şeyi bence önce siz okusaydınız keşke. Galiba noktadan sonra büyük harfle başlanması gerektiğini bilmiyorsunuz. O hatayı düzeltirseniz sevinirim. Yine de güzel ve anlamlı bir yazıydı. Umarım dikkate alan olur.
Sevgilerle…
Fatma Hanım,
İlginiz için teşekkür ederim; fakat yorumunuzdaki söyleminiz hiç güzel değil. Vurguladığınız yerde sadece yanlışlıkla noktaya basılmış. Ayrıca yukarıdaki yazıda onlarca nokta var ve hepsinden sonra büyük harfle başlanmış. Demek ki dediğiniz gibi değilmiş ve ben de bu kuralları biliyormuşum. (: Yine de uyarınız için teşekkürler.
Esen kalın…