Toplumsallaşma (sosyalleşme), doğduğunda sadece biyolojik bir varlık olan bireyin, toplumun kurallarını, değerlerini, bilgilerini öğrenmesi, öğrendiklerine uygun davranma becerileri elde etmesi ve böylece de toplumsal bir varlık haine gelme sürecidir. Örneğin; bireyin toplumda trafik kurallarına uygun hareket etmesi, büyüklere otobüste yerini vermesi, başkalarına saygı duyması, sorumluluklarını yerine getirmesi, kirşilere zarar vermemesi hep toplumsallaşmanın getirdiği sonuçlardır. Toplumsallaşma bir anmalda, öğrenme sürecidir. Bu öğrenme süresi bireyin doğduğu anda başlar, yaşamın sonucuna kadar sürer.
Toplumsal değişme, düzenli insan ilişkileri dediğimiz toplumsal yapının değişmesidir. Diğer bir deyişle toplumsal değişme, toplumsal ilişkilerde, ilişkilerin kalıplaşmış biçimi olan kurumlarda ve toplumsal yapıdaki başkalaşma veya farklılaşmadır.
Bu tanıma göre toplumsal değişme toplumdaki bireyler arası, gruplar arası, toplum ile doğa arası ilişkilerdeki değişimleri ifade etmektedir. bir toplumsal yapıdan başka bir toplumsal yapıya geçmedir.
Belli bir alanda eskiye oranla daha iyi duruma erişmedir. Örneğin; geçimlik tarımdan ticari tarıma geçiş.
Birden fazla alanda oluşan ilerlemeler gelişme kavramıyla dile getirilir. Her gelişme, başlangıcı ve sonu olan bir süreçtir. Her gelişme aşamalsının sonu başka bir gelşime aşamasının başlangıcıdır. Hukuk, teknik, sanat gibi alanlarda gelişmesi gibi.
Bir önceki durum ya da biçime göre farklı bir durum ya da biçimin ortaya çıkmasıdır. Sosyalojik açıdan değişme, toplumun yapısını oluşturan sosyal ilişkilerin, kurumların değişmesidir. Değişme, herhangi bir olguda gözlenebilen farktır.
Doğada meydana gelen deprem, su baskını, iklim değişmesi, salgın hastalıklar, çevre ile nüfus arasındaki dengeyi bozar. Ya da toplumun yaşadığı bölgenin coğrafi özellikleri yeraltı ve yerüstü zenginlikleri sosyal değişmeye yol açar. Örneğin; Zonguldak Ereğli’de kömür çıkarılmaya başlanmasıyla birlikte iş alanları artmış ve yörenin sosyo – ekonomik ve kültürel yapısı değişmiştir.
Teknoloji; insan , doğa ilişkisi sonucu ortaya çıkar ve toplumsal yapının önemli bir belirleyicisidir. Teknoloji değişmenin itici gücüdür. Örneğin; sanayileşme sonucu ülkemizde köyden kente göç başlamış, şehirleşme ve gecekondulaşma fiziksel çevrede önemli değişikliklere neden olmuştur.Geniş aile yerine çekirdek aile bırakmaya başlamıştır.
Toplumdaki bireylerin tutum, davranış ve düşüncelerinde meydana gelen farklılaşmalar, toplumsal değişmeye yol açar. Bu farklılaşmanın temelinde teknoloji yer alır. Gelişen teknolojik maddi kültürü etkilemekte, maddi kültürdeki değşime manevi kültürde değişmeler meydana getirmektedir Bu da sosyal yapıda birtakım değişmelere neden olur.
Örneğin Radyo ve televizyon gibi kitle iletişim araçlarının bireylerin tutum, düşünce ve davranışlarının değişmesinde rolü büyüktür.
Bir toplumdaki iç ve dış göçler, nüfusun artışını ve azalması ile bunlara etki eden faktörler, kentleşme gibi olaylar toplumsal değişmeye yol açan faktörler olarak sayılabilir.
insanın doğal ve sosyal çevresine egemenliğinin artması,bilimin, kültürün toplumda yaygın olarak dağılması, bireyin gelişmesi ve toplumsal özgürlüğünün gelişmesine toplumsal ilerleme denir.
Toplumsal yapının büyümesi, genişlemesi, yani niceliksel yönden hareketlenmesidir. Başka bir değişle ilerlemenin birden fazla yönde olmasıdır.
NOT: Her toplumsal değişme bir ilerleme değildir. Bazı toplumsal değişmeler, istenmeyen yönde, bazıları da eskiye döndürücü nitelikte olabilir.
Bir toplumsal değişmenin ilerleme olabilmesi için toplumun çoğunluğunun ihtiyaçlarını karşılaması ve toplumu topyekün olarak kalkındırması gerekir.
Sosyal değişme tipleri “Serbest sosyal değişme” ve “müdahale yoluyla sosyla değişme” olamak üzere ikiye ayrılır.
Bu tip değişme herhangi bir zorlama olmaksızın, kendiliğinden meydana gelen değişmelerdir. Örneğin, dışarıdan gelen kültür öğelerinin bir baskı olmadan toplumca benimsenmesi böyle bir değişmedir.
Baskı yaparak veya zor kullanarak kültür öğelerinin bir topluma kabul ettirilmesi sonucu meydana gelen değişmelerdir. ikiye ayrılır.
Demokratik Planlı Değişme
Eğitim ve planlama teşkilatları aracılığıyla, kitle iletişim araçları, sonucu yapılan bilinçle, olumlu bir yönlendirmedir.
Baskı Yoluyla Değişme
Kısa bir zamanda değişim sağlamak için merkezi planlama ile değişmenin zorla kabul ettirilmesidir. Zorla kültürlenme ve asimilasyon biçimindeki dış baskı yoluyla da olabilir.
Toplumsal gelişmenin elemanları, ekonomik gelişme ve büyüme, orta sınıflaşma ve sosyal bütünleşmedir.
Ulusal gelirin ve kişi başına düşen milli gelirin artması sonucu toplumun yaşam düzeyinin yükselmesidir. Ekonomik gelişmeler toplumsal değişimi de beraberinde getirir. Yatırımların artması, milli gelirin yükselmesi ise büyümedir.
Dikey hareketlilik sonucunda alt tabaka ve sınıfların orta tabakaya yükselmesidir. Orta tabakaya geçiş bir iyileşmedir.
Toplumdaki çeşitli grupların örgütlü bir toplum yaşamı oluşturmak için birbirine karşılıklı olarak uyarlanmaları sürecidir. Toplumsal bütünleşme orta sınıfın büyük olduğu toplumlarda daha fazladır.
Toplumsal bütünlüğün gerçekleşmeme durumudur.
Nüfus, bir top;lumu oluşturan tüm bireylerdir. Nüfus bilim yani demografi ise, toplumların nüfusunu sayı yönünden inceleyen bilim dalıdır.Toplumların nüfus yapısını etkileyen üç büyük değişken vardır.
Bir ülkede yaşayan insan sayısıdır.
Nüfusun yaşa, cinsiyete, eğitim düzeyine vb. göre dağılımı.
Nüfusun yapısında ortaya çıkan değişmelerdir. Üç gruba ayrılır.
Nüfus Baskını
Nüfusun geçim kaynaklarındaki artıştan daha hızlı artmasıdır.
Nüfus Patlaması
Sağlık konuşllarındaki iyileşmeler sonucu ölüm oranının düşmesi ancak doğum oranının düşmemesi sonucu nüfusun hızlı bir biçimde artmasıdır.
Nüfus Yoğunluğu
Bir ükenin yüzölçümü ile birey, aile ve yerleşim birimlerinin sayısı arasındaki orandır.
Nüfus Yetersizliği
Bir toplumun, amaçlarını gerçekleştirmesine yetecek sayıda nüfusun bulunmamasıdır.
Nüfus Sayımı
Sosyal ve ekonomik planlama amacıyla, yaşa, cinsiyete, oturma yerine, öğrenim ve meslek durumuna göre özelliklerinin saptanarak sayılmasıdır.
Gelişmiş ülkelerde çocuk nüfusun genel nüfusuna oranı az, az gelişmiş ülkelerde fazladır. Gelişmiş ülkelerde doğum oranı düşük, az gelişmiş ülkelerde fazladır.
Gelişmiş, ülkelerde yaşı dolayısıyla üretken insan fazla, az gelişmiş ülkelerde ise genç olmaları nedeniyle tüketici nüfus fazladır.
Gelişmiş ülkelerdeki insan ömrü uzun, az gelişmiş ülkelerde kısadır.
ÖRNEK: Geleneksel toplumlarda görülen geniş aile tipi, endüstrileşme ile birlikte yerine çekirdek aile tipine bırakmaya başlamıştır.
Bu gözlem, aşağıdakilerden hangisinin bir kanıtı olabilir?
A) Sosyal tabakalaşma
B) Sosyal dayanışma
C) Sosyal değşime
D) Sosyal etkileşim
E) Sosyal çözülme
1984 ÖSYS
ÇÖZÜM: Soru aile kurumuna ilişkin bir değişmeye örnektir. Ailedeki ilişkiler, değerler, işlevler farklılaşmaktadır. Bu da sosyal değişme anlamına gelir.
Yanıt C
ÖRNEK: Toplumsal öğelerin değişme hızları birbirinden farklıdır. Bu yüzden belli bir zaman aralığında bazı toplumsal öğeler hızla değişerek farklılaşırken bazı öğelerde çok az
değişiklik görülür. Bir toplumda gözlenebilecek aşağıdaki durumlardan hangisi bu görüşle açıklanabilir?
A) Geleneksel ve çağdaş özelliklerin bir arada bulunması
B) Toplumsal değişimin kararlı ve sürekli olması
C) Toplumda olup bitene karşı duyarlığın artması
D) Kişisel ve yüzyüze ilişkilerin yaygınlaşması
E) Bazı toplumsa kurumların birden çok işlevi yerine getirmesi
1990 ÖSS
ÇÖZÜM: Toplumların geleneksel ve çağdaş özellikleri birbirinden ayrı düşünülemez. Bu da değişimin hızlarını farklılaştırır.
Yanıt A
ÖRNEK: ikinci Dünya Savaşı’ndan sonra çok hızlı bir gelişme sürecine giren Japonya’da ekonominin büyümesiyle hizmet talebi arttı, kadınlar daha kolay iş bulmaya başladı. bugün çalışanların % 40’ını oluşturan kadınlar için Konfüçyüs’ün “Gençliğinde babana, yetişkinliğinde kocana; yaşlılığında oğluna hizmet edeceksin.” ilkesi önemini hızla yitiriyor; eski geleneklerin etkisi ve görücü usulü evlilik azalıyor. Kadın çağdaş dünyada erkeklerle aynı statüye ulaşıyor.
Bu parçada sözü edilen durum aşağıdakilerden hangsine örnektir?
A) Ulusal amaçların ekonomik gelişme üzerindeki etkisine
B) Siyasal yönetimdeki değişmenin ulusal amaçları üzerindeki etkisine
C) Ekonomik değişmenin toplumsal değerler üzerindeki etkisine
D) Toplumsal değerlerdeki değişmenin eğitim sistemi üzerindeki etkisine
E) Ekonomik gelişmenin siyasal yönetim üzerindeki etkisine
1998 ÖSS
ÇÖZÜM: Parçada ekonomi alanındaki değişimin toplumsal değerleri nasıl etkilediğine dair örnekler erilmiştir.
Yanıt C
ÖRNEK: Asya bozkırlarında zaman zaman görülen kuraklığın yer açtığı göçler, katı bir hiyerarşiye ve güçlü geleneklere dayanan geniş aile yapısını ortaya çıkarmıştır. insanları ayrı
ayrı yerleşmeye zorlayan Norveç fiyortları ise bireyciliğe yol açmıştır.
Bu görüşe dayanarak, aşağıdaki genellemelerden hangisine ulaşılabilir?
A) Doğa koşulları değişmese de toplumsal yapı zamanla değişir.
B) Aile yapısı değiştikçe toplumsal yapı da değişir.
C) Doğa koşuları toplumun yapısını etkiler
D) insanlar toplu halde yaşadıkları zaman, doğa üzerinde daha etkili olurlar.
E) Toplumla doğa koşulları arasında ilişki kurmak zordur.
1987 ÖSS
ÇÖZÜM: Parçada doğa şartlarının toplum yapısını etkilemesi örneklendirilmiştir.
Yanıt C
ÖRNEK: Kentlerde insanların kursal kesimde yaşayanlara oranla daha fazla kişiyle ilişki içinde olmalarına karşın, kırsal yerleşmerde akrabalık bağları, komşuluk ilişkileri çok daha
güçlüdür. Tarihin hiçbir döneminde bireyler, günümüzün büyük kentlerindeki iletişim ve ulaşım olanaklarına sahip insanlar kadar birbirine yakın ve bir o kadar da birbirinden
uzak olmamıştır. Bu parçada kentli yaşam biçiminin hangi özelliği eleştirilmektedir?
A) Mal ve hizmetlerin çeşitlenmesi ile birlikte tüketimin artması
B) Toplumsal rollerin artması sonucu uyumun zorlaşması
C) Yaşamda rekabetin önem kazanması ile birlikte işleri kuralların değişmesi
D) Koşullardaki iyileşmelere karşın, insanlar arasındaki sosyal bağların zayıflaması
E) Çok sayıda insanın yaşaması nedeniyel gündelik yaşamanın güçlenmesi
1998 ÖSS
ÇÖZÜM: Maddi koşulların iyileşmesi, bazı bakımlardan manevi çözülmelere yol açabilir. Parçadan da buna dair örnekler verilmiştir.
Yanıt D
ÖRNEK: Hoşgörüsüzlük ve saldırganlığın egemen olduğu çevrelere ileri teknolojinin sokulması tehlikeli olabilir. Burada sözü edilen sakıncayı ortadan kaldırmak için
aşağıdakilerden hangisinin en uygun yol olması beklenir?
A) Geri kalmış toplumlarda teknoloji kullanımının ileri toplumların denetimine verilmesi
B) Her toplumun kendi ürettiği teknolojiyi kullanması, dışarıdan teknoloji almaması
C) Teknik eğitimden vazgeçilerek insanı ahlâken yüceltecek bir eğitime ağırlık verilmesi
D) Teknolojik gelişmenin toplumsal değerlerdeki değişme hızına uyacak ölçüde yavaşlatılması
E) Teknik bilgi ile birlikte insana saygının öğretilmesine önem verilmesi
1991 ÖSS
ÇÖZÜM: Parçada sözü edilen durumda teknolojinin gelişimini ya da kullanmasını engellemek yerine, insanın eğitim seviyesini yükseltmek gerekir.
Yanıt C
ÖRNEK: Otomobil icat edildikten sonra trafik akışını sağlayacak yeterli genişlikte yollar yapılmasaydı, otomobil yaya ilişkisini düzenleyecek kurallar konmasaydı belki de otomobil
insanlar tarafından kabul görmeyecek, bu denli yaygınlaşmayacaktı. Buna göre, teknolojik gelişmelerin kabul görmesi aşağıdakilerden hangisine bağlıdır?
A) Çevrenin ve kötü yaşamın yeniliklerle uyumlu hale getirilmesine
B) Sorun yaratabilecek teknolojik değişmelerin engellenmesine
C) Çevrenin düzenlenmesinde ekonomik olanaklardan yararlanılmasına
D) Değişmeye neden olan etkenlerin açıklanmasına
E) Sorunların çözümünde önceki deneyimlerden yararlanılmasına
1995 ÖSS
ÇÖZÜM: Toplumsal değişmede bozulan toplumsal denge toplumun yeniliklere uyumlu hale getirilmesiyle aşılabilir.
Yanıt A