Bir çığlık böler geceyi,arkasından bir çığlık daha;sonra feryatlar,inlemeler,ağlayışlar katılır o derin sessizliğe.Katran geceyi yırtarcasına sesler,hıçkırıklar yayılır semaya.Ve çaresizlik elbisesini giyer enkaz altından bir şekilde çıkanlar.Kendinden yüzlerce kilo ağırlığındaki beton molozlara bakınca sevdiğine,sevdiklerine ulaşamamanın ve elinden hiçbir şeyin gelmemesi yakar yürekleri.Sen dışarıda,onlar içeride kıvranır durusun çaresizliğinle. Sanki korkunç bir rüyanın ortasındasın ve bitmeyen bir kabus gibi gelir yaşadıkların.Bir gün öncesine kadar sıcak evim,yuvam dediğin mekan şimdi tanınmaz olmuştur.Hangi kat hangi apartmana ait, bilinmez olmuştur.
Yitip gider sevdiklerin,canım dediklerin,yitip gider yıllarca içinde büyüdüğün evin, yitip gider çocukluğun,gençliğin,geleceğin.Geride kalanların payına sabır düşer.Sabır ki söylemesi kolay,göstermesi bir o kadar zor.
zaman derler zamanla…
Anlarsın ki zaman geçtikçe alışılmaz kaybettiklerine,yaran kabuk bağlar gibi olur sadece.Yaşarsın bir şekilde belki ama ne zaman konusu açılsa,o yara içten içe sızlar yüreğinde usulca.
Bayram gelir burukla evine,yitirdiklerinin yaşıtlarını görürsün caddelerde,takvimler doğum günlerini gösterse de sana Fatihalar,Yasinler göndermek kalır sessizce.Rüyalarda buluşursun bazen hiç gitmemişler gibi,uyanınca bir daha yumarsın sımsıkı gözlerini ve Rabbim dersin “Rabbim,cennetinde kavuştur bizleri.”
45 saniyenin sonunda her moloz yığınının altında farklı yürekler kalmıştır.
Kimi yavrusunu bırakmıştır,kimi kardeşini,kimi annesinin vefatına şahit olmuştur an be an.Babalar vardır çaresizliği yudumlayan,birde evlatlar vardır ailesinden kimseye canlı kavuşamayan.Ağlayan bebekler vardır henüz hiçbir şeyi anlamayan ve himayesi sosyal hizmetlere bırakılan.Dedeler şaşkındır molozların karşısında bak işte oğlun ve gelinin orada,torunların acaba hangi kirişin altında.Anneannesi sen kaldıramazsın ki o beton yığınları beyhude çırpınma.
Bak şu mezarlığa sıra sıra kazmışlar.Bir aileden 5 kişi anne,baba ve çocuklar.İlerideki mezarda var abi,kardeş az ötede yatıyor yeni evlenmiş bir eş.
Yüreğin molozlar altında kalır.Boğazına bir düğüm atılır.Gözlerinden yaşlar boşalır.Kaderinde sabretmek yazılıdır.
Allah,hiç kimseyi çaresiz bırakmasın.Allah,bu ülkeye bir daha 17 Ağustos 1999' u yaşatmasın.
Rabbim,depremde kaybettiklerimize rahmet,geride kalanlara sabırlar ihsan eylesin.
Yazar: Zehra KORKMAZ